Lige beklentilerin altında sonuçlar alarak başlayan takımların mücadelesiydi. Üç gün önce Bursa’dan bozguna uğramış şekilde dönen Samsunspor moralsizdi. Ancak kazanarak, taraftarıyla yeniden barışmalı, dilediği özrü kabul ettirmeliydi. Süper Lig’in gediklisi Gençlerbirliği ile kırkın üzerinde maç yapılmışsa da hiçbir buluşma bir alt ligde gerçekleşmemişti. Bu gözler bunu da gördü. Bakalım hayat daha neleri gösterecek?
Sezona Arap atı gibi hızlı çıkış yaparak girenler yorulma belirtileri gösteren sonuçlar almaya başladı. Garip bir lig oluyor, hiçbir maçın masa başında kazanma garantisi yok. Her şey sahada başlayıp, sahada bitiyor. Deplasmanlarda sıfır çekip, içeride kayıp yaşamayan Samsunspor, defans zafiyeti yaşayan, bu nedenle ligin kalesinde en çok gol gören rakibine karşı nasıl bir tepki koyacağını ben dahil herkes merak ediyordu.
Bursaspor yenilgisinin faturaları birilerine kesilmiş olacak ki, kadroda ince bir doğramaya gidilmişti. Boli, Ali Ülgen ve Mehmet Akyüz kulübeye çekilmiş, Alaaddin, Berk ve Fofana ilk on bir de sahaya sürülmüştü.
Samsunspor karşısında diri, dinç galibiyeti arzu eden taş gibi bir rakip buldu. Kaleci ve defans zor anlar yaşadı. Konuk ekip kaçırdıkça kaçırdı. Samsunspor’un da karşı hamleleri vardı, ama saç baş yolduran tarzda değildi.
Her iki taraf içinde beklenen gol sesi devrenin sonlarına doğru geldi.
40. dakika da Yasin’in ortasında savunmadan seken topu Fofana plase ile filelerle buluşturduysa da Samsunspor skoru ancak üç dakika tutabildi. Bir dakika önce mutlak bir pozisyonda gole izin vermeyen kaleci Aykut topa çıkmakta tereddüt edince Barış Alıcı faturayı kesti.
Fofana’nın saha içinde topla daha fazla buluşturulması gerekiyordu, adam çaresizlikten sürekli olarak alan değiştirdi. Topa sahip olduğunda topu saklayan, adam eksilten tek isimdi, attığı gol ise akıl dolu bir vuruşla geldi. Oyunu onun üzerinden oynamak Samsunspor’a avantaj sağlayacaktı, ancak faydalanılamadı.
Rakibine bunaltıcı bir baskı kuran Samsunspor’un öne geçmesini beklerken tersi oldu. İlk golde olduğu gibi yine bir duran topta, kornerden gelen toptan geriye düştü. Orta alanın her iki takım adına çöktüğü maç tenis oyununa döndü. Gençlerbirliği farkı artıramadı ancak kaçırdıkça da kaçırdı. Samsunspor eşitliği sağlama adına yükledikçe yüklendi. Eşitlik golü uzatma dakikalarında Tomane
İle gelince bir puana razı gelindi.
Son Bursa maçında çuvallayan Boli’nin yerine forma şansı bulan Berk’e değinmeden geçemeyeceğim. Eh be hoca, elinde böylesine yetenekli bir adam var, ne diye oynatmazsın? Kulübede beklettiğin, Dıomande’nin turşusunu mu kuracaksın? Buna ömrünün yetmeyeceğine inanıyorum.
Beş maçta sekiz kayıp puan oldukça ağır gelir be hoca! Bunu yaşatmaya hakkın var mı? Kendi kendine bir sorgula istersen. Benden söylemesi. Bu sonuçlar size valiz toplatır. Görünen o ki takımla kimyanız uyuşmadı. Daha fazla zorlamanın anlamı yok!