Mazilerini arayan iki takım…
Bulundukları lig kesinlikle yanlış.
CV’lerinde birinde Süper Lig Şampiyonluğu, diğerininkinde de Balkan Şampiyonluğu yazıyor.
Daha nice başarıları var.
İsimleri marka, sevenleri çok fazla.
Önceki akşam, elli yıldan fazla süredir birbirleriyle ilk kez farklı bir ligde karşılaştılar.
Geçen haftanın deplasmanda kazananı ile sahasında şaşırtıcı bir beraberlik alan iki ekibin mücadelesinden çıkacak sonuç merakla bekleniliyordu.
Beraberlikler takımı unvanlı Samsunspor, transfer yasaklı olmasına rağmen, gençlerden oluşan kadrosuyla sürpriz sonuçlara damga vurmaya devam eden Bursaspor’a karşı kaybetti.
Başlama düdüğüyle birlikte baskı koyan ve rakibini sahasına hapseden Samsunspor’dan haklı olarak gol beklerken, ani gelişen bir kontratakta savunmanın yerleşememesinden de kaynaklı yaptığı hata ile kalesinde golü gördük.
Skor eşitliğini elde edebilmek için geliştirilen ataklarda son vuruş beceriksizliği öne çıktı. Gol için umudumuz vardı, ortaya konan istekli ve temposu yüksek maçta ancak hesapları savunmacılar bozdu.
Yenen iki golde hataları büyük oldu.
Rakibini sahasında kabul edip, kontrataklarla skor üstünlüğünü ele geçiren Bursaspor şemsiye misali kapandı açıldı. Kalelerini iyi savundular, tüm hava toplarını leblebi gibi topladılar. Kalecileri iyi kurtarışlar yaptı. Kaptıkları toplarla çok adamla hızlı ataklar yaptılar. Farklı skora ulaşmalarında Samsunspor savunmasının sunduğu ikramları geri çevirmediler.
Sözün özü…
Samsunspor’u müthiş bir oyun aklıyla tuzağa düşürmesini bildiler.
Üstelik bunu eksik kaldıkları son otuz dakika boyunca devam ettirdiler.
Gencecik çocuklar Samsunspor’a unutamayacakları bir ders verdiler.
Ava gidenin, avlanabileceğini çıplak gözle gösterdiler.
Maçın Süper Lig apoletli hakemi hızlı gelişecek Samsunspor ataklarında yapılan faullere kayıtsız ve kartsız kaldı.
Guido ve Gökhan kaç kez yere indirildi? O kadar çoktu ki sayısını tutamadık.
İnsan cebinden bir kez olsun kart çıkarır be adam!
Yenilginin suçunu hakeme çıkaracak değilim elbet ama yazmasam ayıp olacak!
Birileri bana Niyazi (Gyasi) için olumlu bir şey söylesin, yemin ediyorum kalbini kıracağım!
Bu adamdan değil topçu, top toplayıcı bile olmaz.
Plumain ve de Savicevic; al birini vur diğerine...
Bu dakikadan sonra Yeniçeriler gibi bağırıyor, isyan başlatıyorum.
Kelle istiyorum kelle…
Saathane’deki Kelleci Kaplan’dan değil!
Bu oyuncuları bulup, ortaya koyan, alınmasını sağlayan, kim ya da kimler varsa biliyorum hala kulüpte yaşıyorlar, getirdikleriyle birlikte derhal kapı dışarı edilsin.
Bizlere acı çektirmeye hakkınız yok!