Ya bizim aklımız yok!
Ya onların aklı çok!
Ya da bile bile aklımızın ayarıyla oynuyorlar.
TFF yönetimi Süper Lig ve 1. Lig’de görev yapan 13 üst düzey hakemi hiç bir sebep, neden göstermeden kapının önüne koydu.
Dere geçerken at değiştirilmez. Bunlar değiştirdi.
Şaşırdık mı?
Evet.
Bu yönetimden her şey beklenir mi?
Evet.
O halde niye şaşırıyoruz ki?
Kabahat bizde yani, onlar masum.
13 kişinin içerisinde günahımı dahi vermeyeceğim isimler var. Hadi merakınızı gidereyim biri H. Göçek. Her fırsatta Samsunspor’a düşman kesilmiş, canını yakmış biri.
Hakemlikten kovulduğu için, acıyorsam O’na anam avradım olsun.
Hak ettiği şekilde uğurlandı, yağlarım eridi…
Ben dahil herkesin merak ettiği bir çok konu var.
Hakemlik apoletleri bir gecede sökülen, TFF’den adeta kıçlarına tekme vurularak atılan bu kişilerin suçu, ya da suçları ne idi?
Hakemlerin kendileri dahil, spor kamuoyunun bilmeye hakkı var…
Performansları yetersiz diyemezler, zira iki gün öncesine kadar bu adamlara görevler verildi.
Ahlaksızlık yaptılar, maç sattılar, ligi dizayn ettiler diyebilirler mi?
“Elimizde somut kanıtlar var, evet yaptılar” derlerlerse bunu açıklamakla kalmayıp, savcılığa suç duyurusunda bulunmaları gerekecek.
Şaibeli bir ligin durdurulması, iptal edilmesi durumu ortaya çıkar ki bu kamu vicdanını oldukça rahatsız eder. buna imkan yok!
Kovulan hakemlerden Cüneyt Çakır, sadece bir futbol hakemi değil, ülkenin adını dünyaya duyuran, bir marka. Üç Avrupa, İki de dünya şampiyonasında görev almış biri. Bu yıl Katar’da düzenlenecek Dünya şampiyonasında görev yapacak ve kendi alanın da 6 üst düzey şampiyona da hakemlik yapmış tek kişi olarak büyük bir unvanın sahibi olacak.
TFF bu değeri, gözümüzün içine baka baka ihraç ediyor, hem de tek bir gerekçe ortaya koymadan.
Kovulan hakemlerden Fırat Aydınus geçen sezon yaşının dolması nedeniyle emekliye ayrıldı. TFF, “Bana lazımsın gitme“ dedi. Aydınus için yönetmelik değiştirildi, hakemliğe devam etmesi sağlandı. Üç gün öncesine kadar maç yöneten adamı nedensiz, sebepsiz kapı önüne koydular...
Ve diğerleri…
Bu insanları bu şekilde zamansız, nedensiz kovamazsınız. Çoluk çocukları, aileleri, sevenleri var. Bu saatten sonra herkes yüzlerine akıllarından geçen soruların cevaplarını duymadan başka başka ifade ile bakacak.
Yazıktır, günahtır.
Kovulmayanların bu olaya tepkisiz kalması da çok tuhaf. Sıranın yarın kendilerine geleceğini öngöremediler. İsyan bayrağını bir tek Mete Kalkavan açtı. Resti çekti, hakemliği bırakıp evine döndü. E ne de olsa babasının oğlu, ne de olsa SAMSUNLU. Adam gibi adam olduğunu ortaya koydu. Helal olsun. Diğerleri korkak tavuk gibi kümeste kaldılar.
Sonra, çıkıp diyeceksin ki “Benim ligim şöyle iyidir, böyle iyidir. Üst düzey bir markadır.“
Hadi oradan kimi kandırıyorsun?
Dolar, Euro, TL karşısında 2-3 lira ederken, kulüpler kadrolarına Avrupa’da isim yapmış futbolcuları rahatlıkla katıyorlardı. Şimdi dolar olmuş 14,5 TL, Euro olmuş 16 TL kulüpler hangi yıldızı transfer edebilir ki?
Edemez, edemiyorlar da…
Çünkü yanlış yönetildiler, şimdilerde ise boğazlarına kadar borç batağı içerisindeler…
Afrika’nın balta girmemiş ormanlarından futbolcu diye aldıkları ortada. Ülke kalitesiz yabancı çöplüğüne dönmüşken sen tutup ta “ benim malımın değeri kalitesi çok yüksek” diyemezsin.
Lig ve Ulusal takımların Avrupa’da sefilleri oynuyor. Şampiyonlar ligine artık direk olarak katılım hakkın yok. Eskiden 5 takımın Avrupa kupalarına katılıyordu, her yıl eksiliyorsun. Dünya futbolunda adın okunmuyor. Lüksemburg, Andorra, San Marino gibi takımların seviyesine inmişsin. Bu ülkeler rakiplerin olmuş, gerçekleri göremiyorsun.
Eski güzelliği kaybolmuş, ama aynada kendisini hala güzel gören orta yaşlı kadın gibisin.
Bak yayıncı kuruluş sana istediğini değil, ederini veriyor. Alabiliyor musun eski büyük rakamları?
Alamazsın zaten vermiyorlar, vermezler…
Bu hakem olayı da işin tuzu biberi oldu.
Anlatın bakalım FİFA’ya, UEFA’ya derdinizi…
Tabii öncesinde de bizlere anlatın da bizde bilelim gerçekleri.
Hocam eline ve yüreğine sağlık.