İlk görünüşte masumane gelen ne var ki bunda dedirten ve maalesef globalleşen dünyada etki tepki olayının yetişilemeyecek kadar hızlı olmasından ne ara bu bizim kültürümüz oldu dediğimiz bir durum Noel. Küçücük çocuklara sorduğunuzda yıl başı kutlamalarını ve Noel ile özdeşleştirilen sözde sakallı Noel babanın kültürümüze ait olduğunu zannediyorlar. Çok gariptir ki bazı çocuklar yılbaşı akşamı "Allah'ım yeni yılı hakkımızda hayırlı kıl" duası yerine Noel baba bana sabaha hediye getir diye dua eder oldu. Aslında buradaki eleştirim kesinlikle çocuklarımıza yönelik değil çocuklarımızı yetiştiremeyen biz büyüklerdir. Çocuk ne görür ne ile meşgul olur ise onu doğru kabul eder. Biz şirinlik olsun diye cıngıl bav cıngıl bav diye şarkı söyleyip yılbaşında hediyeleşmeler yaparsak ve yılbaşı sabahı al bak sana Noel baba ne getirmiş dersek başka bir şeyin olmasını beklememek gerekir. Tüm dünyada bizi hedef tahtasına koyan dost görünümlü düşmanlar bizi bir bir kökümüzden ve kültürümüzden koparmak için onların kendi kültürlerini bize sevdirmek adına yapmadıkları şirinlik kalmıyor. İşte bu şirinliklerden biri olan Noel kutlamaları ülkemizde de çok coşkulu bir şekilde kutlanıyor. Burada gözden yeni yılı kutlamak değil kültürümüzde olmayan bir eda ile bu kutlamalara dahil olmaktır.
Peki, her yıl anlamını bilmeden kutladığımız Noel nedir, nasıl ortaya çıkmıştır, hiç araştırdınız mı? Noel sözcüğü köken olarak Latince Natalis (doğum) kelimesi demektir. Noel Türkçeye Fransızca "Noël" sözcüğünden geçmiştir. Noel, her yıl 25 Aralık tarihinde İsa'nın doğumunun kutlandığı Hristiyan bayramıdır. Hristiyan bayramı olan Noel; Doğuş Bayramı, Kutsal Doğuş veya Milat Yortusu gibi isimlerle de adlandırılmaktadır. Roma imparatorluğu bakısını bırakıp Büyük Konstantin Hristiyanlığı din olarak kabul etmesiyle kısa sürede yaygınlaşan Hristiyanlık içerisinde kutlanmaya başlanmıştır. Hristiyanların çoğunluğu tarafından 25 Aralık'ta kutlanan Noel kutlamaları bazı ülkelerde 24 Aralık'ta Noel arifesiyle başlar ve 25 Aralık bitimine kadar devam eder. Geçmişten kullanılmış olan Jülyen ve Gregoryen takvimlerindeki yılbaşının değişik tarihlere denk gelmesinden dolayı Ermeni Kilisesi gibi bazı Doğu Ortodoks Kiliseleri tarafından Jülyen takviminde 25 Aralık'a denk gelen 6 Ocak tarihi Noel olarak kutlanır. Hristiyanların çoğunlukta olduğu bazı ülkelerde Noel tatili yılbaşı tatiliyle birleştirilir. Böylece kutlamalar uzun süre kutlanmış olur.
Dünya tarihinde etkileşimin hızla arttığı 20.yüzyılın başlarından itibaren Noel, Hristiyan olmayanlar tarafından da dinî motiflerinden arınmış hediye alışverişi etrafında yoğunlaşan bir bayram olarak dünyada yaygın bir biçimde kutlanmaya başlanmıştır. Artık sömürünün hüküm sürdüğü dünyada bir topluluğu egemenlik altında tutabilmek için baskı ve şiddetin yeterli olmadığı anlaşılmışken kendi kültürel öğelerini ufak değişiklikler ile o topluma kabullendirmekle çözümü bulmuşlardır. Bu düşüncenin ürünü olan yeni Noel versiyonunda mitolojik karakter olarak göze hoş gelen ve büyüklere kültüründe çok büyük saygı duyan doğu toplumlarına Noel Baba dedikleri sakallı, tonton, şirin ve çocukların çok sevdiği geyikleri olan temel bir kahraman sunmuşlardır. Sadece Hristiyan dünyasının dini bayramı olarak kutlanan bir bayram iken globalleşen dünyada etkileşimin artması ile İslam ülkeleri başta olmak tüm dünyada yaygın olarak kutlanan bir yapıya bürünmüştür. Dimimizde ve kültürümüzde yer bulmaması gereken bir çok şey gibi Noel artık kanıksanmış bir durumda kültürümüzden biri haline gelmiştir. Hsıtiyanlar dizi ve filmlerinde Noel tanımını çok iyi bir şekilde işlerken bizin dizi ve filmlerde genelde dini konular alay edilesi küçük görülen veya güldüreç amaçlı komedi malzemesi yapılmaktadır.
Ayrıca günümüzde Hrıstiyanlar bu kutlamayı bir sofra başına toplanarak genelde kızarmış hindi başta olmak üzere akşam yemeği şeklinde yapmaktadır. Günler öncesinden başlayan kutlama hazırlıklarında çocuklar Noel babalarından isteklerini yazdıkları mektupları belli merkezlerde kurulan Noel baba kostümlü kişilere teslim eder bunlar da bu mektupları okuyup çocukların isteklerini yapmaya çalışır şeklinde kutlarlar. Yılbaşı akşamında bir yıl boyunca evine hindi girmemiş kişiler hindi tedarik etme telaşına girmiş market ve hayvan çiftliklerinde hindi bulunamaz hale gelmiştir. Kimisi de hindi değil ama şöyle fırında bütün kızarmış bir tavuk sofraya koymanın hayalini kurmakta. Evet görünüşte hindi hrıstiyanların biz ona karşıyız tavuk yiyeceğiz sadece diyen kişi de uygulama farklı olsa da mantık olarak aynı yoldan gitmektedir. Kendisi zamanında sofrada sadece tavuk varken o tavuk çocuklarında hindiye dönüşecektir. Çocuklar arası yapılan hediyeleşmeler sadece yılbaşına özgü bir düşünceyi beraberinde getiriyor. Dinimizde hediyeleşmenin sünnet olmasının yanında kültürümüzde çok değer verilen bu konu böyle basitleştirilen ve sadece çekiliş ile karşılıklı yapılması gereken bir düşünce ile kültürümüzde yer edinmektedir. İslam alemin de hicri yılbaşının ve dahi nice şenlikli kutlamaların bu kadar şaşalı bir şekilde kutlanması ve ikon (putvari heykeller ve resimler) yoktur. Bizler kültürümüzü şekillendiren en başta inancımız olmak üzere İslam öncesi Türk kültür yapısında aşırılıktan kaçınıp birlik ve beraberliğimizi simge eden bir bütün olarak şenlik ve kutlamalarımızı yapmaktayız. Göze hoş gelen o andan tat aldığımız Noel gibi batı kökenli birçok kutlamaya ne kadar kıyısından ve köşesinden bulaşırsak o kadar gelecek neslimizin kültürel değerlerinde yobazlaşmalar söz konusu olacaktır. Kendi elimizle kendi geleceğimizi mahvetmeyelim. Özü bizde var olan, bizden olan değerlerimize birlikte sahip çıkalım.