Alışveriş Merkezleri ve Yatırımcıları Derneği Başkanı Nuri Şapkacı'nın açıklamalarına göre, 447 AVM'nin yaklaşık %60-70'i bankalara geçmiş durumda ve her altı AVM'den biri icralık durumda bulunmaktadır. Peki, neden AVM'ler, görüntüsüne rağmen borçlarını ödeyemez hale geldi? İşte bu sorunun temelinde AVM'lerin finansman modeli yatmaktadır.
Finansman Süreci:
Bir AVM'nin nasıl açıldığını anlamak için, süreci üç ana adımda özetleyebiliriz. İmar İzni Alma: Yerel yönetimden veya gerektiğinde Şehircilik Bakanlığı'ndan izin alınır.
İzin sürecinde aracılara komisyonlar verilir ve avantalar dağıtılır.
Finansman Sağlama: AVM için bankadan kredi çekilir ve bu kredi bir taşeron müteahhite verilir.
Müteahhit, AVM'yi inşa eder ve lüks bir binaya dükkanlar açılır.
Kira Geliriyle Kredi Ödeme: Dükkan kiraları, çekilen krediye tahsis edilir.
Kira gelirleriyle krediler, genellikle 8-10 yıllık bir süreçte ödenir ve AVM yatırımcısı mülk sahibi olur.
Döviz ve Kira İlişkisi:
Türkiye'deki AVM'lerin çoğu, döviz cinsinden kredi kullanır ve dükkan kiraları da dövize endeksli olur. Ancak, 2018'de AVM dükkanlarındaki kira kontratlarının dövize endeksli olması yasaklanır. Bu durum, AVM sahiplerini Türk Lirası cinsinden kira gelirleriyle, döviz cinsinden kredilerini ödemeye zorlar. Düşük Faiz ve Zorlu Pandemi Süreci:
AVM yatırımcıları, 2019-2023 arasında düşük faiz oranlarıyla döviz kredilerini TL'ye çevirme imkanına sahip olur. Pandemi sürecinde ise yüksek enflasyon ortamında düşük faizli kredilerle nakit dengesi korunmaya çalışılır. Ancak, 2023'ten itibaren faizlerin yükselmesiyle AVM'lerin finansman maliyetleri artar. Sonuç ve Gelecek Perspektifi:
Gelişen ekonomik şartlar, düşen alım gücü ve artan faizler, AVM'lerin geleceğini tehdit etmektedir. AVM sahipleri, finansman zorluklarıyla karşı karşıya kaldıkça, bankaların eline geçmekte ve sektördeki belirsizlik artmaktadır. Bu durum, AVM'lerin işleyiş modelini gözden geçirmelerini ve sürdürülebilir çözümler aramalarını gerektirmektedir. krttv.com.tr
Bir AVM'nin nasıl açıldığını anlamak için, süreci üç ana adımda özetleyebiliriz. İmar İzni Alma: Yerel yönetimden veya gerektiğinde Şehircilik Bakanlığı'ndan izin alınır.
İzin sürecinde aracılara komisyonlar verilir ve avantalar dağıtılır.
Finansman Sağlama: AVM için bankadan kredi çekilir ve bu kredi bir taşeron müteahhite verilir.
Müteahhit, AVM'yi inşa eder ve lüks bir binaya dükkanlar açılır.
Kira Geliriyle Kredi Ödeme: Dükkan kiraları, çekilen krediye tahsis edilir.
Kira gelirleriyle krediler, genellikle 8-10 yıllık bir süreçte ödenir ve AVM yatırımcısı mülk sahibi olur.
Döviz ve Kira İlişkisi:
Türkiye'deki AVM'lerin çoğu, döviz cinsinden kredi kullanır ve dükkan kiraları da dövize endeksli olur. Ancak, 2018'de AVM dükkanlarındaki kira kontratlarının dövize endeksli olması yasaklanır. Bu durum, AVM sahiplerini Türk Lirası cinsinden kira gelirleriyle, döviz cinsinden kredilerini ödemeye zorlar. Düşük Faiz ve Zorlu Pandemi Süreci:
AVM yatırımcıları, 2019-2023 arasında düşük faiz oranlarıyla döviz kredilerini TL'ye çevirme imkanına sahip olur. Pandemi sürecinde ise yüksek enflasyon ortamında düşük faizli kredilerle nakit dengesi korunmaya çalışılır. Ancak, 2023'ten itibaren faizlerin yükselmesiyle AVM'lerin finansman maliyetleri artar. Sonuç ve Gelecek Perspektifi:
Gelişen ekonomik şartlar, düşen alım gücü ve artan faizler, AVM'lerin geleceğini tehdit etmektedir. AVM sahipleri, finansman zorluklarıyla karşı karşıya kaldıkça, bankaların eline geçmekte ve sektördeki belirsizlik artmaktadır. Bu durum, AVM'lerin işleyiş modelini gözden geçirmelerini ve sürdürülebilir çözümler aramalarını gerektirmektedir. krttv.com.tr