Memur Sendikaları Konfederasyonu (Memur-Sen), Eğitimciler Birliği Sendikası (Eğitim Bir-Sen) ve Genç Memur Sen Samsun Şubesi organizesinde Samsun’a gelen Avukat-yazar Hayati İnanç, ‘Bir Bilenle Bilge Nesil’ projesi kapsamında konferans verdi. Projenin Samsun ayağı, Atatürk Kültür Merkezi (AKM) Büyük Salon’da gerçekleştirildi. Eğitim-Bir-Sen Samsun 1 No'lu Şube’nin ev sahipliği yaptığı konferansa katılım oldukça yoğundu. Öğrenci yazar buluşmasında konuklar merdiven boşlukları ve sahne dahil olmak üzere tüm salonu hınca hınç doldurdu. Salona sığamayanlar ise İnanç’ı dışarıdaki koridorlarda dinledi. Konferansa Samsun Valisi Osman Kaymak ve Samsun İl Milli Eğitim Müdürü Coşkun Esen’in yanı sıra birçok öğrenci, öğretmen ve vatandaş katıldı.
‘BU YIL 17 İLÇEMİZDE GERÇEKLEŞTİRİYORUZ’
Programın açılış konuşmasını yapan Eğitim-Bir-Sen Samsun 1 No'lu Şube Başkanı Hamdi Yıldız, “Bir Bilenle Bilge Nesil projemizin okur-yazar buluşmasında çok kıymetli hocamız Hayati İnanç beyefendi ile buluşmamız vesilesiyle bir araya geldik. Geçen yıl bin 520 öğrencimiz ve 165 öğretmenimiz ile gerçekleştirdiğimiz projemizi bu yıl 17 ilçemizde bin 600 öğrenci ve 200 öğretmenimizin rehberliğinde 4 kitap okuyarak gerçekleştiriyoruz. Geçen sene siz kıymetli gençlerimiz ile Nurullah Genç hocamızı buluşturmuş, bu sene de çok kıymetli hocamız Hayati İnanç beyefendiyi şehrimize davet ettik. Kendisi bizleri kırmayarak onur konuğumuz olarak şehrimize teşrif ettiler” diye konuştu. Necip Fazıl Kısakürek’i çok sevdiğini ve öğrencilik yılları boyunca onun evinin önünden geçen banliyö trenini kullandığını ve hiç cesaret edip evine gidemediğini belirten Hayati İnanç, “1983 yılının Mayıs ayında İstanbul’da Bayezit Camisi’nin avlusunda, derse gireceğim, çok da heves ettiğim ceza hukuku dersim var. Çok severdim ceza dersini dinlemeyi. Değerli hocam Sahir Erman verirdi o dersi ve cezbeye katılırdık adeta. Derse girmeden önce elime bir gazete geçti. Şöyle bir baktım tam sayfa Necip Fazıl’ın resmini gördüm. Tam sayfa şair resmi görürseniz emin olunuz ki öldü. Çünkü sağlığında kimse böyle bir iltifat etmez. Öldüğünü anladım içim cız etti, yetişemedik görüşemedik. Sayfayı kendime yaklaştırdığım zaman ne göreyim? Fotoğrafın altında şu mısralar yazıyor: Genç adam yollarımı adım adım bilirsin/ Erken gel beni evde bulamayabilirsin. 36 sene oldu soğuk bir şaka yaptı bize ve gitti. Orada görüşeceğiz tabii inşallah ve soracağım oldu mu üstat diyeceğim” diye konuştu. ‘ANNELİKTEN DAHA AĞIR İŞ GÖRMEDİM’
"Cennet ne kadınların ne de erkeklerin ayakları altında değil annelerin ayakları altındadır" diyerek anneliğin kutsal bir vazife olduğunu belirten İnanç, “Dünyada en ağır, en zor, en vazgeçilmez iş anneliktir. Her evlat bir annenin eseridir, karşınızda okuma-yazma bilmeyen bir annenin ve ilkokul mezunu refikam hanımefendinin eseri olarak bulunuyorum. 20 yaşıma kadar anamın eline baktım, ondan bu tarafa 40 yıldır hanımın eline bakıyorum, tam bir zavallıyım. Eğer bir gün tatil yapacağım dese karşınıza çıkamazdım. 58 yaşımı doldurdum, annelikten daha ağır iş görmedim” ifadelerini kullandı. Konferans Hayati İnanç’a hediye takdimi ve hatıra fotoğrafı çekimi ile tamamlandı. Tolga BİRGÜCÜ
Programın açılış konuşmasını yapan Eğitim-Bir-Sen Samsun 1 No'lu Şube Başkanı Hamdi Yıldız, “Bir Bilenle Bilge Nesil projemizin okur-yazar buluşmasında çok kıymetli hocamız Hayati İnanç beyefendi ile buluşmamız vesilesiyle bir araya geldik. Geçen yıl bin 520 öğrencimiz ve 165 öğretmenimiz ile gerçekleştirdiğimiz projemizi bu yıl 17 ilçemizde bin 600 öğrenci ve 200 öğretmenimizin rehberliğinde 4 kitap okuyarak gerçekleştiriyoruz. Geçen sene siz kıymetli gençlerimiz ile Nurullah Genç hocamızı buluşturmuş, bu sene de çok kıymetli hocamız Hayati İnanç beyefendiyi şehrimize davet ettik. Kendisi bizleri kırmayarak onur konuğumuz olarak şehrimize teşrif ettiler” diye konuştu. Necip Fazıl Kısakürek’i çok sevdiğini ve öğrencilik yılları boyunca onun evinin önünden geçen banliyö trenini kullandığını ve hiç cesaret edip evine gidemediğini belirten Hayati İnanç, “1983 yılının Mayıs ayında İstanbul’da Bayezit Camisi’nin avlusunda, derse gireceğim, çok da heves ettiğim ceza hukuku dersim var. Çok severdim ceza dersini dinlemeyi. Değerli hocam Sahir Erman verirdi o dersi ve cezbeye katılırdık adeta. Derse girmeden önce elime bir gazete geçti. Şöyle bir baktım tam sayfa Necip Fazıl’ın resmini gördüm. Tam sayfa şair resmi görürseniz emin olunuz ki öldü. Çünkü sağlığında kimse böyle bir iltifat etmez. Öldüğünü anladım içim cız etti, yetişemedik görüşemedik. Sayfayı kendime yaklaştırdığım zaman ne göreyim? Fotoğrafın altında şu mısralar yazıyor: Genç adam yollarımı adım adım bilirsin/ Erken gel beni evde bulamayabilirsin. 36 sene oldu soğuk bir şaka yaptı bize ve gitti. Orada görüşeceğiz tabii inşallah ve soracağım oldu mu üstat diyeceğim” diye konuştu. ‘ANNELİKTEN DAHA AĞIR İŞ GÖRMEDİM’
"Cennet ne kadınların ne de erkeklerin ayakları altında değil annelerin ayakları altındadır" diyerek anneliğin kutsal bir vazife olduğunu belirten İnanç, “Dünyada en ağır, en zor, en vazgeçilmez iş anneliktir. Her evlat bir annenin eseridir, karşınızda okuma-yazma bilmeyen bir annenin ve ilkokul mezunu refikam hanımefendinin eseri olarak bulunuyorum. 20 yaşıma kadar anamın eline baktım, ondan bu tarafa 40 yıldır hanımın eline bakıyorum, tam bir zavallıyım. Eğer bir gün tatil yapacağım dese karşınıza çıkamazdım. 58 yaşımı doldurdum, annelikten daha ağır iş görmedim” ifadelerini kullandı. Konferans Hayati İnanç’a hediye takdimi ve hatıra fotoğrafı çekimi ile tamamlandı. Tolga BİRGÜCÜ