Kimya Mühendisleri Odası (KMO) Genel Merkezi, Çarşamba Ovası’na kurulması planlanan biyokütle enerji santrali hakkında KMO Samsun Şubesi'nce karalama kampanyası yürütüldüğü iddiasıyla yönetimi istifaya davet eden yatırımcı firma OKE’ye, “Odamız kimya mühendislerini yatırım düşmanı olarak suçlamak kimsenin haddi değildir” diyerek yanıt verdi
Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği’ne (TMMOB) bağlı Kimya Mühendisleri Odası (KMO) Genel Merkezi, KMO Samsun Şubesi’nin Çarşamba Biyokütle Enerji Santrali ile ilgili açıklamaları sonrası yatırımcı firma Oltan ve Köleoğlu Enerji A.Ş.’nin (OKE) kendilerini iftira atmak ve karalama kampanyası yapmakla suçlamasına tepki gösterdi. Kimya Mühendisleri Odası yönetim kurulu adına yapılan açıklamada, “Odamız kimya mühendislerini yatırım düşmanı olarak suçlamak kimsenin haddi değildir” denildi.
‘BİZ YATIRIM DÜŞMANI DEĞİLİZ' Açıklamada, “Samsunun Çarşamba ilçesinde Oltan ve Köleoğlu Elektrik ve Enerji Üretimi Tic. AŞ. tarafından inşa edilen biyokütle enerji santrali ile ilgili kamuoyunu rahatsız eden, vicdanları yaralayan ve gerçekleri gizlemeye yönelik iftira ve karalamaların olduğu açıklamalar söz konusu firma tarafından kamuoyuna açıklanmaktadır. Depo inşaatı olarak ruhsatı alınan ve yapımı ÇED’ den muaf tutularak inşasına başlanan termik santral konusunda odamız kimya mühendislerini yatırım düşmanı olarak suçlamak kimsenin haddi değildir. Bizler meslek alanımız olan ve meslektaşlarımızın istihdam edildiği biyokütle enerji santrallarına karşı değiliz. Oltan ve Köleoğlu Elektrik ve Enerji Üretimi Tic. A.Ş.’nin kamuoyunu etkilemeye ve manipüle etmeye dönük bu beyanları ve Şube Başkanımız Sn. Osman Nuri Pilgir hakkında kişilik haklarına dönük hakaretlerini kabul etmiyoruz. Şubemiz başından beri TMMOB yasasının verdiği yetki ve kamusal sorumluluğu gereği çevreye zarar vermeyen, doğru yerde planlanmış, tarım topraklarını koruyan bir anlayışla santralin yapımına yaklaşmıştır” ifadelerine yer verildi.
‘BU GAZLARI TUTACAK TEKNOLOJİ YOK’ “Çarşamba Ovası ülkemizin önemli ovalarındandır ve birinci sınıf tarım arazisidir” denilen açıklama, şöyle devam etti: “Her şeyden önce böylesine münbit bir arazide santralin kurulmak istenmesi başlı başına bir yanlıştır. İkincisi; yaptığımız stokiyometrik hesaplamalardan da anlaşılacağı üzere santralin çalışması sırasında doğaya karbonmonoksit, karbondioksit, kükürtdioksit, azot oksit ve diğer gazların emisyonu olacaktır. Bu gazların çevreye yani Samsun ve Çarşamba’ya vereceği çevresel zarar saymakla bitmez. İnşa edilen santral teknolojisinde bu gazları tutacak bir teknoloji mevcut değildir. Şirketin iddia ettiği gibi bu gazları arıtacağı söylenen elektrostatik filtreler bu gazların emisyonunu katiyetten önlemez. Bu filtreler yanma sonucu ortaya çıkan küçücük partikülleri tutmak için projelendirilmiştir ve başka bir işleve sahip değildir. Şirketin bu filtrelerin söz konusu gazları arıtacağı iddiası hiçbir bilimsel gerçeklikle uyuşmamaktadır. Bittiğinde bir çevre felaketine yol açıp Çarşamba Ovasında yapılan tarımı bitirecek olan ve Samsun ile Çarşamba’nın hava kalitesini doğrudan etkileyecek olan bu santralin yapımı konusunda yasamızın ve kamusal sorumluluğumuzun gereği yaptığımız açıklamaların arkasında durduğumuzu kamuoyu ile paylaşmak isteriz.” Tolga BİRGÜCÜ
Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği’ne (TMMOB) bağlı Kimya Mühendisleri Odası (KMO) Genel Merkezi, KMO Samsun Şubesi’nin Çarşamba Biyokütle Enerji Santrali ile ilgili açıklamaları sonrası yatırımcı firma Oltan ve Köleoğlu Enerji A.Ş.’nin (OKE) kendilerini iftira atmak ve karalama kampanyası yapmakla suçlamasına tepki gösterdi. Kimya Mühendisleri Odası yönetim kurulu adına yapılan açıklamada, “Odamız kimya mühendislerini yatırım düşmanı olarak suçlamak kimsenin haddi değildir” denildi.
‘BİZ YATIRIM DÜŞMANI DEĞİLİZ' Açıklamada, “Samsunun Çarşamba ilçesinde Oltan ve Köleoğlu Elektrik ve Enerji Üretimi Tic. AŞ. tarafından inşa edilen biyokütle enerji santrali ile ilgili kamuoyunu rahatsız eden, vicdanları yaralayan ve gerçekleri gizlemeye yönelik iftira ve karalamaların olduğu açıklamalar söz konusu firma tarafından kamuoyuna açıklanmaktadır. Depo inşaatı olarak ruhsatı alınan ve yapımı ÇED’ den muaf tutularak inşasına başlanan termik santral konusunda odamız kimya mühendislerini yatırım düşmanı olarak suçlamak kimsenin haddi değildir. Bizler meslek alanımız olan ve meslektaşlarımızın istihdam edildiği biyokütle enerji santrallarına karşı değiliz. Oltan ve Köleoğlu Elektrik ve Enerji Üretimi Tic. A.Ş.’nin kamuoyunu etkilemeye ve manipüle etmeye dönük bu beyanları ve Şube Başkanımız Sn. Osman Nuri Pilgir hakkında kişilik haklarına dönük hakaretlerini kabul etmiyoruz. Şubemiz başından beri TMMOB yasasının verdiği yetki ve kamusal sorumluluğu gereği çevreye zarar vermeyen, doğru yerde planlanmış, tarım topraklarını koruyan bir anlayışla santralin yapımına yaklaşmıştır” ifadelerine yer verildi.
‘BU GAZLARI TUTACAK TEKNOLOJİ YOK’ “Çarşamba Ovası ülkemizin önemli ovalarındandır ve birinci sınıf tarım arazisidir” denilen açıklama, şöyle devam etti: “Her şeyden önce böylesine münbit bir arazide santralin kurulmak istenmesi başlı başına bir yanlıştır. İkincisi; yaptığımız stokiyometrik hesaplamalardan da anlaşılacağı üzere santralin çalışması sırasında doğaya karbonmonoksit, karbondioksit, kükürtdioksit, azot oksit ve diğer gazların emisyonu olacaktır. Bu gazların çevreye yani Samsun ve Çarşamba’ya vereceği çevresel zarar saymakla bitmez. İnşa edilen santral teknolojisinde bu gazları tutacak bir teknoloji mevcut değildir. Şirketin iddia ettiği gibi bu gazları arıtacağı söylenen elektrostatik filtreler bu gazların emisyonunu katiyetten önlemez. Bu filtreler yanma sonucu ortaya çıkan küçücük partikülleri tutmak için projelendirilmiştir ve başka bir işleve sahip değildir. Şirketin bu filtrelerin söz konusu gazları arıtacağı iddiası hiçbir bilimsel gerçeklikle uyuşmamaktadır. Bittiğinde bir çevre felaketine yol açıp Çarşamba Ovasında yapılan tarımı bitirecek olan ve Samsun ile Çarşamba’nın hava kalitesini doğrudan etkileyecek olan bu santralin yapımı konusunda yasamızın ve kamusal sorumluluğumuzun gereği yaptığımız açıklamaların arkasında durduğumuzu kamuoyu ile paylaşmak isteriz.” Tolga BİRGÜCÜ