Bakan Fakıbaba, TMO’nun 2017 sezonu fındık alımına pazartesiden itibaren başlayacağını açıkladı. zmo samsun Şube başkanı hayati tosun ise, "Hasadın başladığı bugünlerde açıklamanın zamanlaması doğru ancak açıklanan alım fiyatları üreticinin beklentilerini karşılamıyor" dedi.
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Eşref Fakıbaba, fındık fiyatları ile ilgili, 2017 sezonu fındık içinde üreticilerin mağdur olmaması ve fındıkta fiyat istikrarı sağlanması için TMO aracılığıyla fındık alımı kararı verdiklerini açıkladı. TMO’NUN ALIM FİYATLARI BELLİ OLDU Bakan Fakıbaba yaptığı açıklamada, 2017 ürünü Giresun kalite fındık için 10,5 lira, Levant kalite fındık için 10 lira fiyatla fındık alımı yapılacağını belirtirken, TMO önümüzdeki pazartesinden itibaren alımlara başlayacağını duyurdu. ZAMANLAMA DOĞRU AMA… Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Ahmet Eşref Fakıbaba'nın açıklamalarını değerlendiren Ziraat Mühendisleri Odası Samsun Şube Başkanı Hayati Tosun, geçen yıl yapılan yanlışlığın aksine fındıkta hasadın başladığı bugünlerde Bakan Fakıbaba'nın TMO'nun alım yapmaya başlayacağını açıklamasının zamanlamasının olumlu bir gelişme olduğunu söyledi. Zamanlama olarak isabetli olmasına rağmen, yapılacak alımda bir kısıtlama olup olmayacağının ise yine eksik bırakıldığını vurgulayan Tosun, "Geçen yıl Türkiye'de 500 bin tonluk bir fındık ihracatı yapılırken, TMO iç piyasadan 6 bin ton fındık almıştı. Yani yüzde 1 civarında bir miktarda fındık alımı yapıldı. Bu yıl da miktar bazlı fındık alınacaksa, üreticinin beklentisini yine karşılamayacak. Bakanlığın TMO'nun kademeli olarak sürekli alım yapacağını da duyurması gerekiyor" diye konuştu. ÜRETİCİNİN BEKLENTİSİNİN ALTINDA 2017 ürünü Giresun kalite fındık için 10,5 lira, Levant kalite fındık için 10 lira fiyatla alım yapılacağına ilişkin olarak da değerlendirmelerde bulunan Tosun, "Geçmiş yılların gerçekleşen fiyatlarına bakıldığında artan kur ve maliyetlere göre üreticinin beklentilerini karşılayan rakamlar değil. Burada yapılması gereken; fındığın taban fiyatının belirlenmesidir. Çünkü fındık, ihracat ürünü olarak birinci sırada yer alan ve stratejik bir önemi bulunan, katma değeri olan milli bir ürünümüz. O yüzden fiyat oluşumunda devletin seyirci kalmaması lazım. Dikkat edildiğinde geçtiğimiz yıllarda aynı miktarda fındık ihracatı yapılırken, ülkenin cebine giren para sürekli olarak azalmış durumda. Ürün azalmamasına rağmen ihracattan elde ettiğimiz gelir sürekli azalıyor. Bir önceki yıla göre geçen yıl yüzde 18-20 civarında düşmüş durumda. Bu bizim milli bir kaybımız. Bu nedenle taban fiyat mantığı içinde fındık fiyatının oluşturulması lazım. Fiyatı belirlerken konunun tüm muhataplarının görüşü alınarak, üretim maliyeti hesabı ve artışlar dahil edilerek, fiyat politikası oluşturmamız gerekiyor" uyarısında bulundu. ASIL SORUNUMUZ FINDIĞI İŞLEYEMEMEK FİSKOBİRLİK'in fındık alımına başlamasıyla ilgili olarak da, "Bu da olumlu bir gelişme. Alternatif alım kararları ne kadar çok olursa, fındığın pazardaki fiyat düşüşünü o kadar engellemiş, üreticiyi de korumuş oluruz. Ancak bizim fındıkta en önemli sorunumuz, işlenmiş ürün miktarlarının yetersizliği. Katma değerli ürün yaratılamaması en önemli sıkıntı. Katma değerli sektörlerin oluşturulması lazım. Bunun için de sektörel endüstriyi, devletin desteklemesi gerek" dedi.
Gülsüm ATİK
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Eşref Fakıbaba, fındık fiyatları ile ilgili, 2017 sezonu fındık içinde üreticilerin mağdur olmaması ve fındıkta fiyat istikrarı sağlanması için TMO aracılığıyla fındık alımı kararı verdiklerini açıkladı. TMO’NUN ALIM FİYATLARI BELLİ OLDU Bakan Fakıbaba yaptığı açıklamada, 2017 ürünü Giresun kalite fındık için 10,5 lira, Levant kalite fındık için 10 lira fiyatla fındık alımı yapılacağını belirtirken, TMO önümüzdeki pazartesinden itibaren alımlara başlayacağını duyurdu. ZAMANLAMA DOĞRU AMA… Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Ahmet Eşref Fakıbaba'nın açıklamalarını değerlendiren Ziraat Mühendisleri Odası Samsun Şube Başkanı Hayati Tosun, geçen yıl yapılan yanlışlığın aksine fındıkta hasadın başladığı bugünlerde Bakan Fakıbaba'nın TMO'nun alım yapmaya başlayacağını açıklamasının zamanlamasının olumlu bir gelişme olduğunu söyledi. Zamanlama olarak isabetli olmasına rağmen, yapılacak alımda bir kısıtlama olup olmayacağının ise yine eksik bırakıldığını vurgulayan Tosun, "Geçen yıl Türkiye'de 500 bin tonluk bir fındık ihracatı yapılırken, TMO iç piyasadan 6 bin ton fındık almıştı. Yani yüzde 1 civarında bir miktarda fındık alımı yapıldı. Bu yıl da miktar bazlı fındık alınacaksa, üreticinin beklentisini yine karşılamayacak. Bakanlığın TMO'nun kademeli olarak sürekli alım yapacağını da duyurması gerekiyor" diye konuştu. ÜRETİCİNİN BEKLENTİSİNİN ALTINDA 2017 ürünü Giresun kalite fındık için 10,5 lira, Levant kalite fındık için 10 lira fiyatla alım yapılacağına ilişkin olarak da değerlendirmelerde bulunan Tosun, "Geçmiş yılların gerçekleşen fiyatlarına bakıldığında artan kur ve maliyetlere göre üreticinin beklentilerini karşılayan rakamlar değil. Burada yapılması gereken; fındığın taban fiyatının belirlenmesidir. Çünkü fındık, ihracat ürünü olarak birinci sırada yer alan ve stratejik bir önemi bulunan, katma değeri olan milli bir ürünümüz. O yüzden fiyat oluşumunda devletin seyirci kalmaması lazım. Dikkat edildiğinde geçtiğimiz yıllarda aynı miktarda fındık ihracatı yapılırken, ülkenin cebine giren para sürekli olarak azalmış durumda. Ürün azalmamasına rağmen ihracattan elde ettiğimiz gelir sürekli azalıyor. Bir önceki yıla göre geçen yıl yüzde 18-20 civarında düşmüş durumda. Bu bizim milli bir kaybımız. Bu nedenle taban fiyat mantığı içinde fındık fiyatının oluşturulması lazım. Fiyatı belirlerken konunun tüm muhataplarının görüşü alınarak, üretim maliyeti hesabı ve artışlar dahil edilerek, fiyat politikası oluşturmamız gerekiyor" uyarısında bulundu. ASIL SORUNUMUZ FINDIĞI İŞLEYEMEMEK FİSKOBİRLİK'in fındık alımına başlamasıyla ilgili olarak da, "Bu da olumlu bir gelişme. Alternatif alım kararları ne kadar çok olursa, fındığın pazardaki fiyat düşüşünü o kadar engellemiş, üreticiyi de korumuş oluruz. Ancak bizim fındıkta en önemli sorunumuz, işlenmiş ürün miktarlarının yetersizliği. Katma değerli ürün yaratılamaması en önemli sıkıntı. Katma değerli sektörlerin oluşturulması lazım. Bunun için de sektörel endüstriyi, devletin desteklemesi gerek" dedi.
Gülsüm ATİK