Samsunspor’da her geçen gün birileri işi bırakıyor veya birileri işten kovuluyor.
Zaten doğru düzgün maaş alamayan personel mağdur olmaya devam ederken, öte yandan ise takıma zarar verecek ayrılıklar yaşanıyor.
Kırmızı-beyazlı ekibe yıllarını vermiş fizyoterapist Erdoğan Akçiçek mesela. Birileri gidiyor, yönetime Erdoğan Akçiçek’le çalışmak istemediğini söylüyor. Ya o, ya ben’ diyerek resti çekiyor.
Tamam resti çekiyor da; bir spor takımı için fizyoterapistin önemini acaba bilmiyor mu?
Ben özetleyeyim ne görev yaptığını : Fizyoterapist sakatlığı olan ve sakatlıktan yeni çıkan oyuncularla ilgilenerek tedavi sürecini kısaltmaya çalışan, bu konuda da birçok kez olumlu sonuç alan kişiye denir.’
Yeri gelir takımın psikoloğu bile olur. Yönetim kurulu veya teknik ekibe derdini anlatmaktan çekinen bazı oyuncular, fizyoterapist, masör gibi kulüp çalışanları ile her konuda konuşur.
Erdoğan Akçiçek’le ayrılık karanının alınmasındaki sebep neydi? Yılbaşından bu yana sadece 3 ay maaş alan, 2014 yılından bile kulüpten maaş alacağı olan ve bu takım için ailesini ardında bırakarak deplasmanlara ve kamplara giden biri için böyle bir karar ancak büyük bir şey yapılırsa alınabilir.
Aksini düşünmek mümkün değil. Çünkü Akçiçek, Erdoğan Arıca’dan tutun da, Hüseyin Kalpar ve şu ana kadar birçok teknik adamla çalışmış. Yıllardır takımın içinde olan bir isim.
Resmi olarak kulüpten ayrılığının düne kadar gerçekleşmediğini öğrendim. Son bir toplantı yapılarak kararın net verileceği de söyleniyor.
Benim görüşüm, Erdoğan Akçiçek gibi oyuncular ile yönetim ve teknik ekip arasında köprü görevi yapacak, ayrıca fizyoterapi olarak da takıma birçok faydası bulanacak birisi asla elden kaçırılmamalı.
Şimdiye kadar zaten birçok kişi maddi sorunlar nedeniyle gitti. Eğer bu durum böyle devam ederse korkuyorum ki Nuri Asan Tesisleri’nde kimse kalmayacak!
Ve aklımdaki soru ise Bu gidiş nereye?’ olarak korkutuyor.