6 Ağustos 2017 Pazar akşamından bu yana Türkiye’nin gündeminde olaylı Süper Kupa Finali var.
Holiganların maç sonunda yaptıkları, finali gölgesinde bıraktı.
Ne futbolcu sevinebildi, ne futbol severler keyif aldı.
Hatta çocuğuyla maça gelen anne ve babalar, olaylardan dolayı stattan arkalarına bile bakmadan kaçtılar.
Olayın üzerinden 4 gün geçmesine rağmen, gündemdeki önemi halen koruyor.
Ben maçı Yeni 19 Mayıs Stadı’nda canlı canlı izledim.
Ve açık söyleyeyim, Atiker Konyaspor taraftarının yaptığına bir anlam veremedim.
Maçı kazanmışsın, kupayı almışsın ne diye sahaya giriyorsun…
Hadi sevinçten girdiler diyelim, maç oynanırken sahaya bıçak atmanın geçerli bir nedenini kim açıklayabilir?
Bence sahaya bıçak atmak tamamen psikolojisi bozuk birinin veya tribüne holiganlık yapıp, ortalığı karıştırmak için gelen ve doğru düşünemeyen birinin işi!
Allah’tan o bıçak kimseye zarar vermedi…
Biz gelelim ana konuya…
6222 diye bir yasa var.
Ama ne hikmetse, gerçek anlamda tam olarak uygulandığını hiç göremedim.
Uygulanmazsa zaten böyle olayları daha çok görürüz.
Hatta benim fikrim var.
Mesela o sahaya bıçak atılması meselesi…
Bıçak atana, sahaya atlayıp saha içinde görevli olan herhangi birine saldırana veya saldırmaya teşebbüs edene hapis cezası verilmeli.
Kimse demesin hapis cezası ağır olmaz mı diye?
Vallahi de olmaz billahi de olmaz!
Atsınlar bakalım bu tarz eylemlerle bulananlar bazılarını kodese, ondan sonra kimin gıkı çıkacak.
Kim sahaya atlayıp birini saldırmaya veya sahada herhangi bir yabancı madde atmaya cesaret edecek.
Olayın çok farklı bir boyutu da var aslında…
Samsunspor iki sezon 1. Lig play-off finali oynadı. İki maçı da kaybedip, stattan boynu bükük ayrılan taraftarlarında hiçbir yere zarar verdiğini görmedim.
Bu iş kültür işi.
Tribün kültürünü aşılamak için de yasaların kesinlikle katı olması ve gerçek anlamla caydırıcı etkisi olmalı.
Öyle 1 yıl spor müsabakalarına girememe bilmem kaç lira para cezası değil.
En az 6 ay hapis cezasını vereceksin, yaptığının bedelini ödeyecek!