İşim gereği yıllarca Karadeniz'in her bölgesini karış karış gezdim.
Yeşilinin tadını, kokusunun berraklığını, yağmurunun sesini, çayırının hışırtısını, yollarının çamuruna kadar her hücresini sinemde besledim.
Nefes aldığımda aldığım tat, yutkunurken bıraktığı inanılmaz hazzı dünyanın hiçbir yerine inanın değişmem.
Var olanla sevindim, şükrettim.
Şükrettim çünkü böyle topraklara sahip olmak her canlıya verilen bir şans değil.
Ama duydum ki ön adı yeşil olan ama her tarafı rant kokan bir proje peydah olmuş Karadeniz’imde...
Bize biçilen kefenin ismi; 'YEŞİL YOL'muş!..
Samsun'dan Artvin'e kadar yayla yayla gezecek olan bu yolun güzelleme yapılarak 'yeşil' adı verilmesi yüreğime dokunuyor arkadaş!..
Neymiş efendim, bu proje ile Karadeniz turizmi kalkınacakmış!..
Adama sorarlar neyi kalkındırdınız ki...
ALIN SİZE YEŞİL YOL!..
Bu proje; ne söylendiği gibi yeşildir ne de yoldur. Asfalt beyinlerin rantı ve de talanıdır.
Bu proje; ekosistemlerin yırtılırcasına bölünmesidir. Yaban hayatının yok edilişidir.
Bu proje; pürüzsüz bir bebek cildine ömür boyu taşıyacağı izlerin falçata ile açılmasıdır.
Bu proje; acımasızdır, gaddardır.
Bu proje; turizmi kalkındırmaz, baltalar.
Bu proje; Karadeniz'in güzelliklerini bitirir.
Bu proje; büyük büyük oteller yapma, su kaynaklarına ve madenlere rahat ulaşma çabasıdır.
Bu proje; yaylaların kalbini sökmek için harekete geçmiştir.
Bu proje; dünyanın en saçma projesidir.
YEŞİLKEN VAZGEÇİN!..
Yaylaya hayvanlar için ahır yaptırmayan,
İzinsiz çivi çaktırmayan,
Vatandaşın kendi imkanlarıyla yayla yolu yaparken dava açan devlet; niye turizmi geliştirme adı altında 2600 km yol yapsın?..
Sahiden amaç ne?..
Araplara daha iyi hizmet mi, yoksa yaylalara rant açmak mı?..
Gari ona siz karar verin?..
Zaten 7+2'lik asfalt yol da yayla yolu olmaz,
Olursa da yeşil olmaz.
Siz ancak bu kafayla yolun ortasından geçen beyaz çizgiyi yeşile boyarsınız!..
Yayla yolu; toprak olur, taşlı olur, yağmur yağdı mı çamur olur, ortasında da çimen biter.
Bence yol yeşilken geri dönün!..