ATAKUM ilçesinin en eski yaşayanlarından biri olarak beni tanıyanların şahsıma müracaatlarını yadırgamıyorum.
Bu ilçe ve kent hakkında düşüncelerim,
Yaşadıklarım,
Çözüm önerilerim ve…
Projelerim doğal olarak kentsel huzurlu yaşamı takip ve arzu edenlerin ilgini çekiyor zaman zaman.
Özellikle Atakum sahili ile ilgili yaşam hikayemi ve bu yörenin yaşamsal gelişimini çoğu kez aktarmış ve paylaşmışımdır sizlerle.
Samsun-Bafra yolunun 10 metre olduğu,
Yolun üst kısmının tamamen sazlık ve yeşil alan olduğu,
Sahil ile şose arasında tek tük evlerin bulunduğu bir zaman dilimi de var bu ilçenin geçirdiği evrede.
O dönemde araziler köylü tarafından lebi derya olarak satılır ve arazi sınırları da satın alanın insafına göre tayin edilirdi.
Altın kumsalın o haline artık hiçbir zaman diliminde ulaşamayacağız.
Hiçbir bireyde sahili o temiz, sakin ve huzurlu görüntüsüyle yaşama şansını elde edemeyecek.
Her şeyi bir kenara bırakıyorum sadece o günlerin huzurlu halini yaşamak herkesin hakkı olmalıydı.
Günün Atakum sahilinde bırakın huzurlu yaşamayı, sahili yaşamak bile hayal artık.
Kumsalı olmayacak şekilde tükettik.
Deniz eskisi gibi mavi değil artık.
Kıyıyı güzelleştireceğiz diye yaptıklarımız ise kelimenin tam anlamıyla doğaya tecavüz etmek gibi…
Hani güzelleştirmek adına bir şeyler yaptık ta, yaptıklarımıza bile bakamaz hale geldik.
Dün bir takipçim son günlerde sahilde yürüyemez hale geldiklerini, kumların artık yürüyüş yollarına yığıldığını söyledi sızlanarak.
Önceden onun da belirttiği gibi iş makineleri ile kumlar denize doğru tekrar serilir, kumun yürüyüş yollarını işgali engellenirdi.
Artık yaz gelmekte yavaş yavaş.
Bu sirkülasyon daha da artacak doğal olarak.
Seçimlerin yeni bitmiş olması temizleme işlemleri için bir handikap.
Hem Büyükşehir, hem Atakum Belediye başkanları yeni isimler.
Dolayısıyla ilgilerini şu an oraya odaklamaları zor.
Biliyorum doğa kendisinden suni olarak aldığımız yerleri geri almak çabasında.
Ama insan eli doğayı kirletti bir kere.
Artık hiç olmazsa yaptığımız yanlışın yine insan eliyle düzeltilmesi ve en azından yürüyüş yollarının kum yığınlarından temizlenmesi gerekiyor.
Burada görev önce Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Halit Doğan ve Atakum Belediye Başkanı Sayın Serhat Türkel’e düşüyor.
Bu konuda hem aracıyım, hem talep sahibi.
Her ikisinin ilgisini de sahile çevirmesini rica ediyorum.
