LİGİN son iki haftasına girildiğinde hiçbir dönemde bu kadar heyecan yaşandığını hatırlamıyorum.
Cumartesi günü takımlar için adeta bir can pazarıydı.
Puan farkları öylesine birbirine yakın ki…
Atılacak her gol ya umuda ya hüzne doğru yol aldıracaktı.
Samsunspor’da böylesi bir maça çıktı.
Rakip Alanyaspor.
Ligin en enteresan geçiş oyunu oynayan ve topla buluştuğunda iş bitirici adamlar sahip bir takım.
Transferin gözdesi Oğuz Aydın onlardan biri.
Neden öyle olduğunu da maçta gördük.
Yakaladı ve attı.
Ve ondan sonra gökyüzü adeta karardı.
19 Mayıs için gelen ve gökyüzünü yırtarcasına dolaşan Türk Yıldızları bile uzun süre bu karanlık bulutları dağıtamadı.
Samsunspor’un oyun anlayışını biliyoruz.
Haftalardır bunu iyi de oynuyor.
Ama rakibin geçiş oyununda orta saha direncini ve sertliğini koyacak oyunculardan yoksun.
Çoğu maçta kötünün iyisi Taylan bile çok arandı cumartesi günü.
Didişmesi, serliği ve oyundan vazgeçmemesi diğer oyuncuların sahip olmadığı özellikler gibiydi.
Haftalarca beraber oynamış stoper ikilisinin bir arada olmayışı da takımı oyun bütünlüğündeki eksikliklerden biri oldu.
Ben inanıyorum ki Oğuz Aydın’ın golünden sonra umutsuzluğa ve paniğe kapılan çok vardı.
Diğer maçların süreci…
Atılan, yenilen goller her seferinde sanırım hepimizi yeni hesaplara itti.
Gözler sahada,
Kulaklar diğer maçlardaydı.
Ama bu kez Allah bizimle beraberdi.
Öylesi sonuçlarla bitti ki diğer maçlar.
Samsunspor taraftarı ve oyuncuları, teknik ekibi, yönetimi rahat bir nefes aldı.
Emre Çolak’ın patlayıcı deparı ile sürükleyip getirip, Marius’la buluşturduğu topu bu oyuncu evde kahve içer misali rahatlıkla filelere itince herkes derin bir nefes aldı.
Kabus sona erdi.
Zor bir sezon kazasız, belasız atlatıldı.
Başta Başkan Yüksel Yıldırım, teknik direktör Markus Gisdol ekibi ve oyuncularımızı hem kutluyor, hem geçmiş olsun diyorum.
Bir cümle ile bitireyim.
Camianın ayakta kalmasında en büyük pay sahibi olan Yüksel Yıldırım’ın maç sonu hoca konusundaki konuşması sanki biraz aceleye getirilmiş bir konuşma gibiydi.
‘Aklımda iki hoca var. Gisdol olmazsa, o!’ sözleri pek profesyonelce olmadı.
Keşke Gisdol görüşmeleri bitene kadar bir alternatiften söz etmeseydi daha yakışıklı olurdu diye düşünüyorum.