Şurası yadsınamaz bir gerçek ki Samsunspor’un kadrosuna dahil ettiği yabancı oyuncular tam bir hayal kırıklığı, amiyane tabirle fiyasko…
Oysa her biri transfer edildiğinde yerel medyamız, sanki Messi, Ronaldo alınmışçasına bangır bangır haberler üretiyorlardı.
Hepsi cehalet kokan, çakma haber çıktı.
Takıma gönül verenler her zaman olduğu gibi kandırıldı.
Gördük ki geçmişte ne yapmış isek bu sene de aynısını yapmaya devam etmişiz.
Kadro mühendisliği dersinde yine ikmale, yani BÜT’e kalındı.
Sınıfta kalma ihtimali de bir hayli yüksek!
Aklım karışık çerez gibi bir hale büründü.
Bazı şeyleri anlamakta güçlük çekiyorum.
Üç yıl önce, yaptığı yanlış alımlar nedeniyle kapıya konan kişiye yeniden yetki vererek kadro oluşumu görevi vermek ne kadar doğru bir yaklaşımdır?
Samsunspor’da futbol aklı, yönetimi, danışılanı maalesef varlıksız!
Bunu anlamak için kahin olmaya gerek yok!
Son beş yılda alınan ve de gönderilen oyunculardan kaç kuruş kazanıldı ki?
Kocaman bir hiç…
Kiralık olarak bir başka takıma gönderilen oyuncunun maaşını bile gittiği kulüp değil Samsunspor ödüyorsa bu işte kocaman bir yanlışlık var.
Kadroya bile giremeyerek Atakum sahillerinde aylak aylak gezip oturduğu yerden para kazanan bir oyuncu hangi akla hizmet edercesine transfer edildi?
Her sezon öncesi çokça oyuncu transfer et, eldekileri de üste para vererek gönder anlayışı iflas etmiştir.
Toplama takım yaparsanız verim alamazsınız…
Rakibinizin oynatmayıp elden çıkardığı yerlileri bünyenize katarken, “O oynatmıyor, ben niye alıyorum ki?” sorusunu kendinize sormadığınız sürece sıkıntı yaşamaya devam edersiniz…
Ne kadar ekmek o kadar köfte.
Ucuz etin yahnisi ancak böyle olur.
Bu iki sözü atalarımız boş yere söylemedi.
14 yabancı yerine 6 tane kaliteli, mükemmel oyuncu alınsaydı daha iyi olurdu.
Rizespor, Hatayspor, Kayserispor takımlarındaki yabancılara bakın, bir de elinizdekilere…
Arada ki farkı rahatlıkla görmek mümkün.
Kabul edelim ki kadromuz bu lig için pek iyi değil…
Onlarda biliyor bu ligin oyuncusu olmadıklarını…
Yine kandırıldık!