Türkiye Futbol Federasyonu Başkanlığı seçimlerinde aday adaylı olduğunu açıklayan İsmail Uyanık’ın bir otelde düzenlediği toplantıya katıldım. Samsunspor’da 15 yıla yakın süreçte başkan olarak görev yapan Uyanık, Samsun’da bulunan ulusal ve yerel basının temsilcilerine adaylık sürecini, mevcut durumu, futbolun sorunlarını, göreve geldiğinde ise yapacaklarını anlattı.
Başkan Uyanık, konuşmasından sonra kendisine yöneltilen soruları yanıtladı.
Cevapları doyurucu ve dolgundu…
Her haliyle dip yapmış, belirsiz bir çıkmaza doğru sürüklenen, kulüplerin borç batağında yaşadığı, hakemi dövülen, takımların sahadan çekildiği, futbolcuların sahaya giren taraftarlarca linç edilmeye çalışıldığı bir ortamın artık sonlandırılması gerektiğini önemle vurguladı.
Uyanık, Türk futbolunun içinde bulunduğu kaos ortamının 1980 sonrası artan bir ivmede tavan yaptığını kaydetti. Siyasetçilerin güdümündeki federasyonların temiz, tarafsız, özerk bir futbolun oluşmasını sağlayamadıklarını söyledi.
Yıllardır süregelen istikrarsızlığı, istikrara dönüştüreceklerini, Teknik iflastan kurtaracaklarının altını önemle çizdi.
Aday olabilmek için aranan sayının kendisi için sorun teşekkül etmediğini belirten Uyanık, yeterli imzaya ulaşamamak gibi sıkıntısının olmadığını özellikle kaydederken, “ Yüksek miktarda bilgi ve birikime sahibim. Vesayet altında çalışan, kendi kararlarını alamayan kötü yönetim gösterip, adil yönetim gösteremeyen bir federasyona sahibiz. Egemenlerin hukuku, değil hukukun egemenliği şarttır” diye konuştu.
Yola çıkarken ilk olarak Samsunspor yönetimi ile görüşeceğini, en üst ligden amatör 2. Küme takımlarına kadar futbolun tüm paydaşları ile görüşeceğini söyleyen İsmail Uyanık, Alt yapıları sözde değil, özde destekleyeceklerini, hakemlere rahat kararlar verebilecekleri şartları sağlayacaklarını, ülkeyi yabancı oyuncu çöplüğünden kurtaracaklarını, ithal eden değil, ihraç eden bir yapının oluşturulacağını söyledi.
Yer sorunu nedeniyle burada anlatamadığım daha pek çok sorunu ve çözüm önerilerini konuşan Uyanık, güzel ve akıl dolu projelerle başkanlığa aday oldu.
Kendisine çıktığı bu yolda sonsuz başarılar diliyorum.
Ülke futbolunu futbolun içinden gelenler futbolun paydaşları yönetmelidir.
Siyasetten güç alıp sırf medyanın gündeminde olmak, hava atmak için TFF başkanı olanların düştükleri hali görüyoruz.
Türk futbolu şımarık zengin işadamlarının arka bahçelerinde oynayabileceği bir oyuncak değildir.
Herkes kendi işini yapsın…