TFF, kafasına göre takılmaya devam ediyor.
Adeta, ‘Dediğim dedik, çaldığım düdük’ diyor, demesine de karşısındakilerinin görüşlerine değer vermemesi nedeniyle de bir hayli eleştiriliyor.
Konu, Süper Kupa Finali’nin oynanacağı yer…
TFF, bu maçı oynayacak Galatasaray ve Fenerbahçe kulüplerinin fikrini almadan, istişare yapmadan maçın Suudi Arabistan’ın başkenti Riyad’da oynanmasını kararlaştırdı.
Kupa finali başka bir ülkede oynanmaz diye bir kural elbette ki yok.
Geçmişte 5 kez ayrı ülkelerde oynandı, kimsenin de itirazı olmadı.
Pek çok kez de Türkiye’de oynandı.
Ankara, İstanbul, Manisa, Erzurum, Samsun aklıma şu an gelen iller…
TFF’nin Riyad kararı iki kulüp başta olmak üzere, geniş bir kitleyi rahatsız etti.
Fenerbahçe Yüksek Divan Kurulu oybirliğiyle bu maçı Riyad’da oynamayacakları yönünde bir karar aldı.
Ya Samsun 19 Mayıs Stadı ya da İstanbul Olimpiyat Stadı’nda oynama talepleri var.
Galatasaray Kulübü de benzer bir açıklama yaparak Fenerbahçe ile aynı görüşte olduğunu beyan etti.
Kulüpler, “istemiyoruz, oynamayacağız” diyor ama federasyon bu sese kulak vermiyor.
Kısaca kulüpleri umursamıyor, takmıyor.
Adam yerine de koymuyor.
İşi, “Seve seve oynamazsanız, başka türlü gelir oynarsınız” demeye getiriyor.
Takımlardan biri ya da ikisi Suudi Arabistan’a gitmeyip sahaya çıkmaz ise, TFF ne gibi bir yaptırım da bulunur?
Bu işin idamı ya para cezasıdır ya da kupa finallerine katılmama cezasıdır.
Kısacası çok da fifi…
Kulüpler kurullarında aldıkları kararı uygulayarak TFF’ye “Kır kalemi, kes cezayı Arabistan’daki maçı neyleyeyim” derler mi?
An itibarıyla, öyle görünüyor…
TFF’nin maçın 29 Aralık’ta oynanacağı açıklaması, bilet satışlarının organize edilmesi, kısaca maç hazırlıkların tüm hızıyla devam ettirilmesi gözden kaçmış değil.
TFF’nin kulüpler ile istişare de bulunmaması işin emrivakiye getirileceğinin bir göstergesidir.
Yani güvendiği bir yer var…
Bakarsınız yukarlardan biri, parmağını uzatarak, “Sesinizi kesin, gidin oynayın” der, kulüplerden kuyruklarını bacaklarının arasına alıp tıpış tıpış Arabistan’ın yolunu tutarlar.
Ya siz ne düşünüyorsunuz?
Bu inatlaşmanın galibi, ülke futbolunu hakkaniyetle yönettiğini zanneden TFF’ mi, yoksa ülkenin en büyük iki camiası olan kulüpler mi olur?
Şahsen beni ne bu kupa, ne de maçın nerede, kimler arasında oynanacağı hiç mi hiç ilgilendirmiyor…
Takımlardan birinin adı Samsunspor değilse benim için zerre kadar kıymeti harbiyesi yok…