Hep, “Mazeret uydurup gelmiyorlar. Gelseler ne de iyi olurdu” deyip durdum.
Şampiyonluğa giden yolda, zaten deplasman tribünlerini doldurup taşırmakta olan Samsunspor taraftarlarını 19 Mayıs Stadı'na teşrif etmeleri hususunda çok çaba sarf ettim.
Uzun sezon maratonu boyunca kaleme aldığım yazılarımın çoğunda bu ifadeler ve duygular yer aldı. Sonunda muradıma erdim diyebilirim.
Misafir takım taraftar tribünleri de dahil 19 Mayıs Stadı, beş yıllık tarihinde ilk kez tıklım tıklım doldu.
Gurur duymamak elde değil...
Sahada oynanan futbola, özellikle de ikinci yarıdaki rakibe karşı elde edilen ezici üstünlüğe bakmaktan ziyade tribünlerdeki görsel ziyafeti izledim.
Helal olsun, bir Samsunlu olarak büyük gurur duydum.
Gün boyunca çocuklar gibi şendik.
Yıllar sonra biz koca adamlar 23 Nisan Çocuk Bayramı’nı bu vesile ile coşkuyla kutladık.
En büyük çocuk da tüm bu mutluluğun mimarı Başkan Yüksel Yıldırım idi.
Kayyumdan aldığı sahipsiz, yok olma yolunda koşar adımlarla dibe çakılan bir kulübü çekti aldı ve bugünlere getirdi.
Hak ettiği üç şampiyonluğu var.
Ama tarih sayfaları ikisini yazacak.
TFF 2. Lig Şampiyonluğu ve Spor Toto 1. Lig Şampiyonluğu apoletine sahip oldu.
İki sezon önce hırsızlara kaptırdı üçüncü şampiyonluğunu...
O iki şehrin siyasi erkleri maşa başı oyunlarıyla kendi takımlarını çıkardılar Süper Lig’e… İsim yazmıyorum...
Bilenler biliyor, bilmeyenler az biraz araştırsın öğrensin.
İktidarın gücünü, Samsun şehrinin sahipsizliğiyle harmanlayıp kendi şehirlerinin takımlarını yükselttiler.
Pazar günü boyunlarında kaşkollerle protokol tribünü koltuklarına kurulan günümüzün çakma Samsunsporluları adeta üç maymunu oynadılar.
Samsunspor'un hakkı gasp edilirken, geçmişte ne yaptılarsa yine aynısını yaptılar.
Bu takım bu sezon alayına isyan edip bileğinin hakkıyla, alınlarının teriyle başarıya ulaştı. Ligin tozunu attı.
Neredeyse diz çöktürmediği takım kalmadı.
Şampiyonluk rekorlarla geldi.
Hangisini sayayım?
Puan cetveline bakın göreceksiniz...
Taraflı tarafsız herkesin taktirini de kazandı.
Kazanmaya da devam edecek!
Bu böyle biline...