Adayların belirsizliği ortamı geriyor!..
Özellikle de;
Atakum'da!.
Bektaş susmuyor!..
Burma'ya var gücüyle saldırıyor!..
Burma da;
Bektaş'ı muhatap kabul etmemekle birlikte,
'Önce aday ol' diyor!..
Bektaş;
'Kasa'dan,
Burma'da;
Yolsuzluklardan bahsediyor!..
Bektaş;
'Ben mahkemede aklandım' diyor!..
Burma'da;
'Bu devletin polisi var...Kasayı soyanı benim yakalayacak halim yok' diyor!..
Atakum;
Med-cezir vaziyetinde!..
Suların durulduğu, durulacağı yok!..
Yani;
Bektaş aday gösterilmese de,
Burma'nın 'Kasa' olayı ile seçimi bitireceğini zannediyorum!..
Çünkü;
Kısık sesle de olsa,
MHP kanadından da aynı sitem var!..
KASA!..
Kasayı kim soydu?..
Veya;
Kasa gerçekten soyuldu mu?..
Bu konu da;
İlginç senaryolar var!..
Rivayete göre;
Kasa soyulmadı!..
Yetkili birinin;
Bir ödemesinden dolayı yerine konulmak üzere kasadan paranın alındığı,
Ancak;
Sabah gelen vatandaşın kasanın açık olduğunu görüp,
feryat etmesiyle birlikte,
paranın tekrar kasaya konulmasının önü kesildiği söylenmekte!..
Yani;
Soyulmayan kasanın,
İstenmeyerek de olsa içinin boşaltıldığı!..
Sayın Başkan Metin Burma'nın da;
Bu dahlilde en ufak bir günahının bulunmadığı herkes tarafından bilinmekte...
Ne kadar anlamsız da olsa;
Fatura yine de Burma'ya kesilmekte!..
Bektaş da bunu;
'Bir kasaya sahip çıkamıyorsunuz' diyerekten, dillendirdikçe dillendirmekte!..
Bilmiyorum!..
Baştan da söyledim...
Bu bir rivayet!..
Ama ihtimali oldukça yüksek!...
Benim merakım;
Rivayet doğru ise eğer,
Çalınan değil, ödünç alınan paranın akıbeti!..