Ne;
Nazım Hikmet,
Ne,
Orhan Veli,
Ne de;
Can Yücel anlatabilmiş 'Yaşam'ı, 'Yaşamayı'
Çünkü;
Onların 'Yaşam'ı,
'Yaşam'ları mazide kaldı!!!...
Çünkü;
Onların 'Yaşam'larının molekülünde 'SEVGİ' vardı!!..
Dostluğa,
Barışa yönelikti!!!.
Can Yücel;
'Şüphesiz ki yaşamı tersten yaşamak daha güzel, hatta mükemmel olurdu...' derken,
Sanırım;
Bugünü hayal bile edemiyordu...
Edebilmiş olsaydı;
Tersten yaşamanın daha ilk başta 'Doğarken, ölmek' olduğunu bilirdi...
Çünkü biz;
Her gün ölüyoruz!!!..
'Nerde, ne zaman, niçin'in dahi ne olduğunu bilmeden,
Kim,
Kimdir,
Nedir, ne değildir sorgulayamadan milletçe ÖLÜ SAYICISI haline geldik!!!!...
Ve...
Hiç birimiz artık;
Üç'e, beş'e bakmıyoruz!!!!...
Elli'den,
Yüzden dem vuruyoruz!!!...
Ve...
Ne gariptir ki;
Ha bugün,
Ha yarın beterini bekler vaziyet içerisine girdik!!!...
ARTIK...
Korkuyoruz;
Belediye otobüsüne binmekten,
Korkuyoruz;
Maça gitmekten,
Korkuyoruz;
Bir yılbaşı gecesi eğlenmekten,
Sokağa çıkmaktan,
Alış-veriş yapmaktan,
Çoluk-çocuk pikniğe gitmekten!!!...
Dost muhabbetine katılmaktan!...
Çünkü biz;
Çoğunu anlamakta zorlandığımız bir davadan ötürü patlayan bombaların kurbanı haline geldik!!!..
Üstadın söylediği gibi;
Biz;
Avrupalı gibi tesadüfen ölmüyoruz,
Tesadüfen yaşıyoruz!!!..
Öyle;
Yıldızları izlemek,
Yar üstüne türkü söylemek neredeyse hayatımızdan çıktı...
Yaşamı anlatmak için;
Sümbüle, laleye,
Mor menekşeye dizelerle seslenmek de boşuna oldu!!!..
Diyorum ya;
Ölüm dayandı kapıya!!!...
Yine de;
'Şehitler ölmez, Vatan bölünmez'
Bölünmez bölünmesine de;
Hiç kimse de bilmez;
Durduk yerde 'Şehitlik Mertebesi'ne niye ulaşıldığını!!!...
Ben;
Öleceksem, kuşkusuz VATANIM için öleyim!!!..
Ama bileyim,
Niye öldüm?..
Öyle ya;
Dün,
Anam ağlarken,
Yedi düvelim 'boşuna öldü' demesin!!!..
Yani, ben derim ki;
Komplolarıyla,
Ekonomileriyle,
Silahlarıyla;
Bu dünyayı kana bulayanlara hizmet etmek için ölmeyeyim!!!..
Ölmeyelim!!!!..
Ölenlere de saygılı olup,
Sırf oy uğruna,
'Ben de Şehit olmak istiyorum' diye ahkam kesmeyelim!!!...
Olacaksan da, ol!!!!...
Suriye orada,
Irak orada!!!...
Neyse;
Sevgili okuyucularım fazla derine inmeden;
Can Yücel'le başladık,
Can Yücel'le bitirelim;
Tam zamanında öpmelisin mesela güzel gözlünü,
Tam zamanında söylemelisin sevdiğini
Gözlerinin içine baka baka.
Bisikletinin gidonunu
Tam zamanında çevirmelisin
Düşmemek için.
Tam zamanında frene basmalı,
Tam zamanında yola koyulmalısın.