Geleceğe dair en renkli hayallerin büyülü bayramı olan yeni yıla girerken;
Nedense,
hepimiz bir umutla, bir şeylerin değişeceğini bekleriz!..
Özellikle de;
Şatafatlı bir gecenin sonunda,
Kendimizi daha mutlu bir yılın içerisinde bulacağımızı zannederiz!..
Hele de çeyrek bir biletin hayali sarmışsa içimizi!..
Değme keyfimize!..
Evet;
Hindiler, çam ağaçları, kırmızı iç çamaşırları!..
Hepsi hazır!..
Tek sıkıntı;
Noel baba!..
Kapıdan mı, bacadan mı gelecek olması!..
Öyle ya;
Eskisi gibi her evde artık baca yok!..
Haliyle;
Bacasız ev halkı da kapıya yöneldi!..
Hooo..hooo merakla babayı bekliyor!..
Fakat;
Ben babayı beklemiyorum!..
Çünkü;
Ne zaman baba gelmişse,
babalara geldim!..
Ben yeni yılda;
Fenomen 'Baaddin' gibi özgür olmak,
Halk Bankası Genel Müdürü gibi,
Evimde 4.5 milyon dolar saklamak,
Azeri İşadamı Reza Zarrab gibi;
Karıma boğazda yalı,
Müzayeden de sahte tablo almak,
Karatay diyeti yapıp,
Allah’ın her sabahı pastırmalı yumurta yemek isterim!..
Ağaoğlu olmak isterim!..
Bu değil!..
Bu değil!..
Bu da değil!.. diye haykırıp, sesimi bu milletin saflarına duyurmak isterim!..
Galatasaraylı Burak gibi,
Her gol kaçırışımda lama gibi tükürmek isterim...
Ankaralı Turgut'un;
Ver deyom vermoyo bu iş olmaz deyo
Nah bin gayma vedim gızını vermeyo
Davar mı bulam dedim hiç farketmez deyo
Bi yolcuk öpem dedim babam gızar deyo..... Türküsünü söylemek isterim...
Ne hindi;
Ne kırmızı iç çamaşarı,
Ne çam ağacı,
Ne de çakma baba!..
Ben yeni yıldan;
Hepimiz için,
Sağlık ve mutluluk isterim!..