Mücahit ve Gökhan’ın asistleriyle Saviçeviç’in ayağından bulduğu gollerle Adana’da maç ilk on dakika da bitti.
Yalçın’ın ikram edip, Nurullah’ın yerinde kurtarışıyla gole izin vermediği pozisyon haricinde ev sahibi forvetlerinin ceza alanı içerisine girmesine izin verilmedi.
Soyunma odasına gidilirken skor tabelasında daha farklı rakamların yazılı olamaması Nadir’in ve Yasin’in suçu idi.
Gol kaçırma yarışında biri birilerini geçemediler.
Güzel bir havada, ideal bir zeminde, iki takımda olabildiğince, futbolun kalitesini yukarıda tutmak isteğinde olunca ortaya izlenmesi tat veren bir maç çıktı.
Bunda, güney temsilcisinin sezonun son maçından iyi bir sonuç almasının, kuzey temsilcisinin ise İstanbul ve İzmir’den gelecek bir müjde ile Süper Lig’e yükselebilme arzusunun karşılık görmesi beklentisi vardı.
Play-off’a kalan dört takım haricinde koca bir sezon geride kaldı.
Lig tarihinde görülmemiş bir durum yaşandı. Son düdüğe kadar üç takımdan kimlerin mutlu sona ulaşacağı sorusunun yanıtı verilemedi.
Herkes kazanınca averaja takılan taraf maalesef Samsunspor oldu.
Öncesinde Altınordu ile iki kez, sonrasında da Altay, İstanbulspor eşleşmesinden gelecek ile bir kez karşılaşılacak.
Sonra?
Sonrası belli…
Sokağa çıkma yasağını delip, on yıllık hasreti sonlandırarak Süper Lig’e çıkmanın derin coşkusunu yaşayacağız.
Herkes şuna inansın 25 Mayıs akşamı, eğer o tarihte de devam ediyor olursa kısıtlamalar, bilinsin ki hiç kimsenin umurunda olmayacak!
Samsunsporlular olarak döküleceğiz sokaklara…
Şunun şurasında onca zaman bekledik, on beş gün daha bekleriz, dert etmiyoruz, sorun yok!
Fazladan üç maç daha oynansa, tatile iki hafta geç çıkılsa kıyamet mi kopar?
Kopmaz elbet.
Bu arada çok uzun yıllar sonra Süper Lig hasretini sonlandıran Adana Demirspor ve Giresunspor’u kutluyorum.