Dünya mücadelesi dünyası. Yaşamak için mücadele etmek gerekiyor. Yemek için yaşamasak da yaşamak için yiyoruz. Yemek için de mücadele gerekiyor. Gezen tilki yatan aslandan daha çok hak ediyor. Gezmek, çalışmak, mücadele etmek lazım vesselam...
Lakin hayatın her aşaması zor. İlerlemek istediğinizde önünüze taşlar koyan, arkanızdan asılanlar çok...
Hayat bu, hayata bakışınıza göre bir tespitte bulunuyorsunuz. Boş tarafa bakarsanız gördükleriniz farklı, dolu tarafa bakarsanız gördükleriniz farklı. Bugün hep birlikte bardağın biraz boş tarafına bakıp bazı tespitlerde bulunalım. Bu tespitler aslında hepimizi ilgilendirmekte.
Yeni dünyada ağır imtihanlar geçirmekteyiz. Değişik dertlerle sınanmaktayız, sabrımız denenmekte. Bazen varlıkla, bazen yoklukla imtihana tabi tutulmaktayız. Bazen hastalıkla, bazen sağlıkla denenmekteyiz. İlerlememizi, iyi yerlere gelmemizi, yükselmemizi istemeyenler hem içeriden hem dışarıdan olabilir. İrlandalılar hem içimizden hem dışımızdan bize mani olmak için uğraşabilirler.
Kurdun boynunun kalın olması kendi işlerini kendisinin yapmasından kaynaklanmaktadır. Siz de kendi işlerinizi kendiniz yapmalısınız, kendi göbek bağınızı kendiniz kesmek zorunda kalabilirsiniz. Bazen kendinize hiç yardım gelmediğini düşünürsünüz. Hakikaten öyle de olabilir ama pes etmemelisiniz. Pek çok cephede mücadele etmeniz gerekmektedir. Bazen hem içeridekiler hem dışarıdakiler asla sizi anlamaz. Sıkıntılarınızı, mücadelenizi, cihadınızı asla anlamazlar.
Onlar sadece kendi pencerelerinden bakarlar hayata ve mütemadiyen isterler, devamlı isterler hep kendilerine, hep kendilerine. İsterken bazen sınırları aşarlar. Hak ettiklerinin çok daha fazlasını isterler. Bu arada haram helal noktası onlar için sisli bir bölge olarak kalmış gibi görünmektedir. Keser gibi sadece kendilerine yontarlar. Halbuki testere misali olmak lazım hayatta. Ama bazen olmuyor. Bu durum mekteplilerde de böyle oluyor, maalesef alaylılarda da böyle. Mesela size karşı birisi hata yapıyor, hatasını siz ona söylediğinizde o hatasını kabul etmek yerine, aman dilemek yerine, suç bastırmak için size saldırıyor. Olayı farklı yönlere çekiyor. Şaşırıyorsunuz.
Halbuki sadece aman dileseydi yapacak hiçbir şeyiniz yoktu. Ama o zeytinyağı misali hemen üstlere çıkmak isteyince siz şaşırıyorsunuz öyle değil mi? Zor ve yoğun zamanlarınızda çok cepheniz olsa da savaştığınız bu cepheleri daraltmanız gerekmekte. Yoksa yorulursunuz. Çünkü sizin enerjiniz savaştığınız cephedekilerin enerjilerine maalesef yetmez.
Çünkü onlar çok enerjik, çok güçlü, çok dirayetli, çok anlayışlı, çok uyanık!
Arpaları çok fazla onların. Hayatta empati yapmak diye bir şey var yani duygudaşlık, yani kendinizi başkasının yerine koymak, başkasına yaptığınız şey size yapılsaydı ne yapardınız?
Bu çok önemlidir. Eğer hayata bu pencereden bakabilirsek o zaman kendimize yapılmasını istemediklerimizi başkalarına yapmayız. İkincisi siz Allah'ı görmüyorsanız bile Allah'ın sizi gördüğünüzü bilerek işlerinizi yaparsanız bu da sizi hayatta günahtan, kötülükten alıkoyar. Aslında günahtan, kötülükten uzaklaşmak zor değil...
Ama işleri lafta bırakmamak, eyleme, hayatımıza geçirmek gerekmekte. Lafla peynir gemisi yürümüyor. Ahlak denince mangalda kül bırakmayanlar ahlak yoksunu. Adalet denince edebiyatçılara, şairlere taş çıkaranlar adaletten yoksun. Bu arada bir de herkese çok müşfik davrandığı halde size bazen çok şedid davranan insanlar vardır.
Bu da savaştığınız cephelerden bir başkasıdır. Adam başkalarına melek, size Azrail kesilir. Görülen kötülükleri ve adaletsizlikleri düzeltmek gerekmektedir. Sadece laf ve güzafla düzeltme olmaz. Mücadele etmek gerekir, elinizi taşın altına koymanız gerekmektedir. Çok konuşup da başkasının sırtından ateş etmek yanlış bir davranıştır.
Cancağızım şimdi farklı şeyler söylemek gerek ve farklı işler yapmak gerek. Harmanda değil tarlada ter dökmek gerek. Çok iş yapıyor gibi görünüp hiç iş yapmayanlar bize yine farklı cepheler açmaktadır. Öyle değil mi? İşte bunların hepsi ile mücadele etmek tabii ki bizi yorabilir ama biz güçlüyüz ve güçlüysek bu cephelerde Allah'ın izniyle başarılara ulaşacağız.
Sevgili okurlarım hepinizi Allah'a emanet ediyor, takiplerinizi, ilgilerinizi takdirle karşılıyorum.
Maşallah hocam aynen öyle çok güzel bir yazı olmuş hocam ALLAHA emanet olun