Kızım Zehra'ya hayatta bazı iyi şeylerin de olduğunu sadece olumsuzluklardan oluşmadığını da öğretin. Kızım insanlara güven konusunda biraz başarısızdır, o yüzden fazla arkadaşı da yoktur zaten. Özgürlüğüne düşkündür her insan gibi, kısıtlamalara gelemez ve bizim koyduğumuz bazı kurallar onu çok bunaltıyor, farkındayım. Elimden geldiğince kızımı mutlu etmeye çalışıyorum. Ders çalışmaktan bunaldığı, ya da çalışmak istemediği zamanlar oluyor. Ona bu ülkenin sınırları içerisinde tek şansının okumak olduğunu, emek olmadan yemek olmadığını hatırlatın lütfen. Kızım çalıştığı zaman çabuk kavrayan birisidir fakat emek harcadığı ve hala yaptıklarından bir sonuç alamadığında umutsuzluğa kapılıyor, tüm hevesi kaçıyor. Ona zaten yapacağı bir şeyi söylediğimde de yine aynı şekilde hevesi kaçıp sinirlenebiliyor.
Bu korona dönemi tüm öğrenciler için berbat bir dönemdi. Hepsi çok zorlandı. Çoğu yerlerin açık olup okulların kapalı olması mantığa aykırıydı bana göre. Sevgili Mustafa Kemal Atatürk'ün de dediği gibi "Eğitimsiz kalan bir milletin hayat damlarlarından biri kopmuş demektir"
Saygılarımla... Bu mektubu Canik Anadolu Lisesi 10 E sınıfı öğrencisi Zehra Aktaş'ın annesi Çiğdem Aktaş yazdı. Zehra'ya ve velisine teşekkür ediyorum. Daha Özgün, daha başarılı mektuplanızı bekliyorum.