Literatüre göre birçok Hibiskus türü bulunmaktadır. Bu bileşiklerin bazılarının antibakteriyel (mikrop öldürücü), antienflamatuar (iltihap önleyici), antipiretik (ateş düşürücü) ve antifungal (mantar giderici)...vb özelliklere sahip olduğu görülmüştür. Eski dönemlerden beri Hibiskus bitkisi, cilt hastalıklarının tedavisinde antiseptik (dezenfekte edici) ve karminatif (bağırsak gazlarını giderici) bir halk ilacı olarak kullanılmaktadır. Hibiskus çayı, vücudu hastalıklara karşı koruyan ve iltihaplanmayı azaltan birçok antioksidan ve polifenol içermektedir.
Hafif mayhoş tadı ve doğal kokusuyla zengin içeriğe sahip, etkili bir antioksidan olup, hassas cilde sahip kişilerin de rahatlıkla kullanabileceği, doğanın cildimize armağanı olan, mucizevi bir bitkidir.
Cildimiz gün boyunca ter, kir, toz, egzoz dumanı ve hava kirliliği ile savaşır. Bunlar, özellikle yağlı cilt tipine sahipseniz, gözeneklerinizi tıkayabilir, siyah nokta oluşumuna ya da sivilcelenmeye yol açabilirler. Hibiskus, cildi nazikçe kurutmadan temizleyerek, cilt bariyerini bozmadan, sağlıklı bir görünüm kazandırır.
Cilt yaşlanmasının gözle görülür belirtilerinden biri de hiperpigmentasyon veya yaşlılık lekelerinin ortaya çıkmasıdır.
Ultraviyole ışınlarına maruz kalmak, aşırı melanin üretimi, doğum kontrol ilaçları, bazı antidepresan ilaçlar, yanlış ürün kullanımı, cildin erken yaşlanmasına neden olan serbest radikaller ve genetik faktörler de dahil olmak üzere en yaygın olanı güneş ışınları ve hava kirliliğidir. İşte burada Sitrik asit (Citric Acid), serbest radikallerin ve ultraviyole ışınlarının (UVA, UVB) neden olduğu hasarı minimize eder, hücre döngüsünü hızlandırır ve daha düzgün bir cilt tonu, daha pürüzsüz bir doku oluşturur.
Daha önceki yazılarımda da bahsettiğim gibi, AHA'lar (Alfa hidroksi asitler), hiperpigmentasyon tedavisinde, yağlı ve tıkanmış gözenekli cilt tiplerinde oldukça etkili soyucu ajanlardır.
Dolayısıyla, yüksek oranda C Vitamini içeren hibiskus bitkisi doğal bir AHA (Alfa hidroksi asitler) kaynağı olduğu için cilt bakımında soyucu etkisi sayesinde kişi, daha taze, daha genç ve daha pürüzsüz bir görünüme kavuşabilmektedir. Fakat AHA'ların kimyasal formlarının özellikle hassas cilt tiplerinde çok dikkatli kullanılması gerekir.
Ancak hibiskus bitkisinde bulunan AHA'lar doğal olduğu için daha rahat bir şekilde kullanılarak, cildin nemini arttırarak, görünümünü sıkılaştırır.
Tüm bu unsurları biraraya getirdiğimizde, düzenli bir kullanımla, cilde daha genç ve daha yumuşak bir görünüm veren, yaşlanma karşıtı bir bileşene sahip olduğumuzu söyleyebilirim.
Ek olarak; Ayurveda tıbbı ve Çin bitki biliminde Hibiskus geleneksel olarak, çeşitli sindirim, solunum ve idrar yolu enfeksiyonlarını tedavi etmek için çay olarak da tüketilmektedir.
Kısaca, günümüzde (özellikle konsantre) hibiskus;
- Yüksek tansiyon,
- Kötü kolesterol,
- Kilo kontrolü,
- Vücutta yağ yakımı,
- İdrar yolu enfeksiyonları,
- Hazımsızlık, vb... gibi birçok sorunları gidermede etkili olduğu kanıtlanmıştır.
Birçok bitkide olduğu gibi, hibiskus bitkisinin de bazı yan etkileri mevcuttur. Özellikle doğurganlığı engelleyici etkisi sebebiyle hamile kalmak isteyenlerin hibiskustan uzak durmaları gerekmektedir. Konu ile ilgili daha detaylı bilgi için mutlaka doktora danışılmalıdır.
"Yukarıda yer alan metin haber ve bilgi amaçlı olup, doktorun uygulayacağı teşhis ve tedavisinin yerine geçmez."
Sağlıklı günler dilerim.