YILLAR öncesi yapılması gereken bir işlemdi aslında.
Ülkenin her kentindeki yapı stokunun belirlenmesi deprem etkilerinin asgariye indirilmesi açısından önemliydi.
Buna göre güçlendirilmesi gereken binalar tespit edilmeli.
Kat ve bina malikleri ile durum paylaşılmalı.
Gerekirse devlet desteği de sağlanarak bina güçlendirilmelerinin yapılması bir yerel yönetim tarzı ve bilinci olmalıydı.
Son depremlere kadar bu konuda kentimizde atılmış bir adım hatırlamıyorum.
Şimdilerde Atakum ve İlkadım Belediyelerinin bu konuda bir çalışma hazırlığı içerisinde olduğunu da görüyorum.
Hatta İlkadım Belediye Başkanı Necattin Demirtaş, ‘Olası bir depremde İlkadım’daki binaları üçte ikisi yıkılır’ beyanında bulunmuş.
Bu bir itiraf olsa da deprem bilincinin oluşması yolunda atılmış olumlu bir adımdır.
Görünen o ki bu konuda yapı sahipleri zaten atıl dursalar da belediyeleri zorlayacak, teşvik edecekler.
Bireysel olarak birçok yapı sahibinin binasının durumunu kontrol ettirmeye başladıkları da bir başka duyum.
İyi de yapıyorlar…
Tabii bu kontrolün bazı kuralları var.
Betondan karot uygulamasıyla, beton numunesi alıp, tahkikini yaptıracaksınız.
Demir donatısının röntgenini çektirip gerekli donatı uygulamasının yapılıp, yapılmadığını da ayrıca kontrol edeceksiniz.
İş bununla da bitmiyor!
Zira deprem yönetmeliği çıkmadan önce, özellikle 70’li yıllarda zemin etüdü yapılmadan statik projeler başlanıyordu.
Bu nedenle de, o yıllarda ‘3. Derece’, hesaplamalar buna göre yapılıyordu.
Her ne kadar demir zelzele tahkiki yapılsa da bugünkü deprem yönetmeliğine uygun demir donatılarının bulunmadığı ve binalarda uygulanmadığı gerçeği var.
Dolayısıyla özellikle 30-40-50 yıllık binaların, ben şahsen donatılarının bugünkü kabullere eşdeğer olmayacağını söylüyorum.
O halde bu yaştaki binaların belediyelerde mevcut statik hesaplamalarındaki demir donatıları da projelerinde incelenmeli ve güçlendirilme kararı alınmışsa da, güçlendirme buna göre yapılmalı.
Yani yapı sahibi ‘Benim binam projesine göre yapılmış’ kabulüne girerek binasının olası depremde gerekli direnci göstereceği gibi yanlış bir kanıya asla kapılmamalı.
Benim tavsiyem güvenebilecekleri deneyimli mühendislerle bu konu raporlanmalı.
Hiçbir şey yapamıyorlarsa, Samsun İnşaat Mühendisleri Odası’na müracaatla bu konuda deneyimli mühendislerin bilgi ve kontrollerine başvurmalıdırlar.
Ancak bu şekilde deprem korkusundan uzak uyuyabilirler.