KALDIRIM işgalleri çağ dışı bir görüntü, bunu kabul etmeyen yoktur sanırım.
Kaldırımı kimler işgal ediyor?..
O kaldırım boyunca sıralan esnaflar..
Tapusunu çıkartmış gibi her gün aynı köşeye park etmiş seyyarlar..
Bahçesinde yetiştirdiği mevsimlik sebzeden evine nasibini götürmeye çalışan insanlarımız.
Bir de, zaman zaman her kaldırımda gördüğümüz araçlar..
Doğru mu?..
İlave edeceğiniz bir şey var mı, bilemem.
İşgale, İlkadım Belediyesi’nin, Büyükşehir Belediyesi Zabıta Müdürlüğü ile beraber yürüttüğü, “ Kaldırım İşgalleri “haberi nedeniyle takıldım..
Bu, nazik ve sosyal bir konu.
Seyyar satıcılığı kim yapıyor?..
Bir dükkân kiralayacak parası olmayan, kazandığı günlük gelirle evini döndürmeye çalışan genelde kazanç seviyesi düşük olan halk gurubu.
İstisnaları mutlaka var.
Bunu sektör haline getiren.
Elindeki tezgâhı başkalarına kiralayan.
Köşe başı ve iş yapacak yerleri tespit tezgâh açanlar var mutlaka.
Ki, bunların denetleyici olanlarla ilişkileri olduğu dahi söz konusu edilir.
Onlara kimse yan bakmaz!.
“Neden buradasın” diye sormaz..
İmtiyazlı gurup oldukları için denetilmeden de nasiplerini almaz..
Ama konu bu değil!..
Ekipler kaldırımları ölçerek 90 santimi geçen işgaller müdahale etmişler..
İşte buna ne katılırım, ne de onay veririm..
Ne demek, 90 santim işgale müsaade etmek.
İşgalin santimi mi, olurmuş!.
Diyebilirler ki, “ Yönetmelik böyle”.
Hadi ben o esnafın çalıştırdığı işyerinin önündeki kaldırıma 10 cm, teker mkoyayım da, seyreyleyin gürültüyü.
Onlardan geçtim, “trafik görse cezayı yaslarken10 cm, 90 cm hesabı yapar mı sizce?”
Kaldırımların tamamı yayaların kullanımı için yapılır.
Siz bana kaldırımların şu kadarı yayanın, bu kadarı esnafın diye bir yönetmelik maddesi gösterebilir misiniz?..
Onun için kimse kılıfına uydurmaya çalışmasın!