TARTIŞMASI hiçbir zaman sona ermeyen konu başlığıdır, kamuda tasarruf...
Gelen sorgular...
Giden sorgular...
Peki, sonu ne olur derseniz;
Devran dönmeye devam eder.
Zira evvelinde makamın sarhoşluğu,
Yetki kabiliyeti,
Kurum içinde ve toplum üzerindeki temsil kabiliyetinin cazibesi,
Bu cazibeye her dönem kendilerini kaptırmış ita amirleri...
Biri gider,
Biri gelir ama hiçbir beden gösterişe dayalı bu temsil kabiliyetinden vazgeçmez.
Makam odasının tefrişi için olur bu vazgeçilmezlik.
Makamın dışarıda temsili için olur.
Ama toplum vicdanına uyan tanımı tam olarak yapılmadığı içinde tartışılır durur.
O halde tasarruf edilmeli,
Uygulanmalı ama hangi hallerde ve yerlerde olmalı.
Bir üst düzey bürokratın veya daire başkanlarının kendilerine yakışır bir makam odasında kurumlarını temsil etmesi asla gereksiz harcamalar listesinde değildir,
Olmamalıdır da!
Kurumların kendilerine tahsis ettiği araçlar içinde bu tanımı uygun bulurum.
Önemli olan kullanılış amaçları ve tefriş uygunluğudur.
Ama dikkat edin hep bu konular öne sürülerek sorgulama yapılmaya çalışılır.
Oysa dikkat edilmesi gereken yer ve takip edilmesi gereken işler, işlemler bunlar değildir.
Ben bir birey olarak kamu menfaatinin ne kadar ve hukuka, kurallara uygun takip edildiğine ve uygulanmasına bakarım.
O birimin kurum ihtiyacı, ya da yatırımı olarak planlanmış bir projeyi çıkardığı ihalelerde nasıl kurum ve halk menfaatine sonuçlandırdığına bakarım.
3 liraya mal olacak işi 5’ e, 10’a yaptırıp kişilere sağlanan özel menfaatlerle ilgilenmeyip,
İşini dürüstçe yapıp, takip eden bürokratın her makam odasında olması gereken tefrişata ve kurumun tahsis ettiği araca bakmak dikkatleri asıl amacın dışına taşır ki;
Ortada ne kamu,
Ne de kamu ve halk menfaatine yönelik tasarruf kalır.
Bunları söylerken, ‘itibardan tasarruf olmaz’ yanlışının arkasına takılanlara katıldığımı falan ima etmiyorum.
Ama gerçek tasarruf;
Halkın ve kurumun menfaatini gözeterek yapılan işlerle kazandırılanlardır.
Yoksa makamı temsile uygun yerde oturan ve zaman tasarrufu sağlayan binek araçlarla özdeşleştirmekle uğraşmak değil.
Kimseyi korumak, gözetmek için değil,
Ölçüyü ve gözlemi bu konuda sağlam zemine oturtmak için söylediğimi bilin diye söylüyorum sadece...