YILBAŞI geldi partilerde hala hummalı bir çalışma…
Onu mu aday yapalım?
Bunu mu?
Vekiller ne diyor?
Teşkilat ne istiyor?
Temayüle mi güvenelim?
Yaptığımız yüz yüze görüşmeye mi?
Koltuk aslanın ağzında anlayacağınız.
O yana büküyorlar.
Bu yana kıvırıyorlar ama sonuç gelmiyor.
Adaylar ilan edilmiyor.
Herkesin gönlünde ayrı bir aslan yatıyor haliyle.
Herkes kendi adamının öne çıkmasını istiyor.
Sanmayın ki sadece bir partinin dramı bu.
Hepsinde aynı durum var.
Aday, açıklansa bir türlü.
Açıklanmasa bir türlü.
Zaman gittikçe daralıyor.
Aday totolar kırıla gidiyor!
Onu çizmişler…
Bunu seçmişler, diyorlar da ortada bir şey yok.
Dedim ya, zaman daralıyor.
Benim işim Samsun’la…
Büyükşehir 17 ilçede seçime girecek.
17 ilçe, 900 mahalle.
Hepsine ayrı ayrı gidilecek.
Düşünceler, projeler anlatılacak.
Yağmuru var…
Çamuru var…
Karı var…
Belki bazen bir kez gitmek bile yetmeyecek.
Hadi iktidar zaten devlet ve belediyeler eliyle hizmet götürdüğü için zamanı daraltabilecek belki ama…
O da adaya göre değişecek.
Yeni birisim tespit edilmişse…
Onunda kendini tanıtmak için belki zaman yetmeyecek.
Muhalefetin işi daha da zor.
CHP Büyükşehir Belediye Başkanı Cevat Öncü mesela.
Severim kendisini.
Uzun yıllar oda başkanlığı da yaptı.
Ama sosyal olmakla, siyaseten kabul bulmak aynı şey değil.
17 ilçe, 900 mahalle onu bekliyor.
Sadece zaman da değil işi zora sokan.
Tek tabanca, on milyonlarla ifade edilen para da harcayacak.
İktidarı, muhalefeti hepsinin işi zor anlayacağınız.
Seçilen için bir umut olacak da…
Kaybeden bir başka baharı bekleyecek herhalde.