DEVA PARTİSİ Genel Başkanı Ali Babacan dün Samsun’daydı.
Bafra’da ilçe kongresini gerçekleştirmiş.
Hızla yapılandırıyor partisini…
Olası bir seçimde hazır olmak istiyorlar doğal olarak...
Siyasette farklı bir sima gibi duruyor sayın Babacan...
Yüz hatları çok yumuşak bir siyasetçiye göre kolay kolay da gerilmiyor.
Sinirlendiğini falan da görmedim.
Bir ekonomi kurmayı olması ülkenin içinde bulunduğu durumu ifade etmesi bakımından bir avantaj.
Elbette bir vatandaş olarak sorun olarak sunduğu konulardan kurtuluş yolunu göstermesi de bekleniyor kendisinden…
Bunu yapıyor diye düşünüyorum.
Dün akşam saat 20.00’de Atakum’daki bir restoranda yemekli basın toplantısı vardı.
Beni de davet ettiler.
Üstelik davet, karakterime uygun bir biçimde yapıldı.
Önce Deva Partisi İl Basın Danışmanı Nebahat Eyinç aradı bizzat.
Telefonla katılmamı beklediklerini söyledi.
Teşekkür ettim nazik davetleri için…
Sonra adına yazılmış bir davet mesajı geldi.
Siyasiler genelde davetleri basın kuruluşlarının adına yapıp herkesin katılmasını bekliyorlar.
Oysa Deva Partisi tarz değişikliği ile isme yapıyordu davetini…
Öncelikle bu kişilikli ve tevazu içeren yaklaşım biçimleri için kendilerine teşekkür ediyor, ayrıca kutluyorum.
‘Peki, katıldın mı?’ diye sorarsanız…
Katılmayı çok isterdim ama katılamadım.
Öncelikle perşembe gecem doluydu.
Dolu olmasa düşünür müydüm?
Bu kadar inceliklerine rağmen hayır!
Zira bu yemekli basın toplantılarını iyi bilirim.
Ve hiç haz etmem.
Ön plana çıkmak için iki kelimeyi bir araya getiremeyenlerin kelimeleri sıkıntıya gömüp soruyu bir türlü toparlayamamalarına katlanamam.
Ama gitsem, tek bir soru sorardım;
-Sayın Babacan niye dün değil de bugün?
Bugün yanlış olarak sunduklarınızı toplum ile paylaşmak için neden bugüne kadar beklediniz?
Dün neden sustunuz?
Cevabı da az çok kestirebiliyorum ama her şekilde Sayın Babacan’ı kibar, nazik ve dinlenilebilir kişiliğiyle yeni siyasetçi profiline örnek gösterebilirim.
Yolu açık ve milletimiz için hayırlı olsun.