HAYATIM boyunca yalnız yürümeyi ve doğrudan şaşmamayı kendine şiar edinmiş biriyim.
Asla kimsenin adamı olmadım.
Asla üç kuruş için kimseye eğilmedim.
Yaşamım boyunca ne edindiysem bileğimin hakkıyla ve helal yoldan edindim.
Varsa aksini iddia eden çıksın karşıma söylesin.
Çok büyük yerlere gelmiş ve dost hanemde ilk sırayı almış bir dostumun döneminde bile iki yıl işsiz aşsız gezmiş biriyim.
O gün bile kimseye el açmadım.
Kimsenin bayrağını sallamadım.
Mühendis olarak hayatını kazanmış biri olarak 1991 yılından beri medyanın içindeyim.
Her kademesinde görev yaptım.
Gün geldi gazete sahibi oldum.
Gün geldi genel yayın yönetmeni...
Gün geldi yazar...
Gün geldi programcı…
Ama basın yolundan kursağımdan tek kör kuruş geçmedi.
Onun için hep dik oldum.
Onun için hep bildiğim yoldan yürüdüm.
Onun için kimsenin karşısında el pençe divan durmadım.
Aklıma yatmayan konuda ne yazarım ne konuşurum.
Ne kimseye düşmanlık besler karşıma alırım…
Ne dostum deyip başkalarını gördüğünü görmezden gelirim.
Hayatı mücadele geçmiş bir babanın evladı olarak miras aldığım yoldan yürüdüm.
Dolduruşa, dolmuşa gelmem.
Başkalarının açamadığı kapılar için yazdığı senaryolarda yer almam.
Bildiği bir şey olan çıksın kendi söylesin.
Söylemediğini başkalarından bekleyip, kimseyi kimseye yem etmeye yeltenmesin.
‘Bu kentte kim kimdir? Kimin elinden tutulur, sözüne inanılır’ bilirim.
İyiyi övdüğüm gibi, yanlışı da toplumun önüne sererim.
Ama kendi bildiğim, inandığım yolda yaparım bunu…
Çakma bilgilerle, videolarla işim olmaz.
Hala tanımayan veya tanıyamayanlar için söylüyorum;
Kendilerinin yazıp söyleyemedikleri için hiç kimseye koltuk değneği olmam!