SAKIN ola bu başlıktan kafasının çeperi mezura ile ölçüldüğünde küçük bir metraj çıkanları sanmayın.
Ben o kafanın içindeki olan düşüncelerin…
Ben o kafanın içindeki insanlık anlayışının…
Ben o kafanın içindeki fikir ve algılama kapasitesinin…
Ben o kafanın içindeki aklın, büyüklüğünü ve küçüklüğünü kast ediyorum.
Büyük olan, akıldır.
Büyük olan, düşüncedir.
Büyük olan, sevgidir.
Yoksa kafasının çeperi büyük olmuş, içindeki akıl yok olmuşlardan…
Anlayıştan, sevgiden, izandan nasibini almamışlardan bahsetmiyorum.
On yıllardır bu kentin siyasilerini,
Bürokratlarını,
İş insanlarını,
Sivil toplum temsilcilerini,
Başkanını, müdürünü…
Sağlıkçısını, temizlikçisini tanıyan bir insan olarak diyorum ki;
Benim yolum, ufkum sevgidir.
Sevgisini, anlayışını, ahlakını tüketen herhangi biri benim hayat çemberimde yer alamaz.
Ben ne insanın boyuna bakarım.
Ne soyuna, sopuna…
Ne parasına, puluna…
Ne makam, mevkisine bakarım.
İçinde sadece insan sevgisi bile olsa.
İşte o insana, kurban olurum.
Fikri şuymuş.
Zikri buymuş.
O siyasi görüşten, bu siyasi görüştenmiş hiç umursamam.
Benim tanıdığım…
Benim arkadaşım…
Benim dostum…
Ya da hiç tanımasam bile,
Ya da gönüldeşim der, kucaklarım.
Başka bir fikre, başka siyasi anlayışa gönül vermiş diye kimseye sırt dönmem.
Kimseyi dışlamam.
Kırdıkları kalbin farkında olmadan siyasi düşüncelerdeki ayrılıklara bağlanırsa uzak duruşum.
İşte onlardır tarife uyanlar…
İşte onlardır;
Küçük kafalılar!