SADECE 15 gün önce yurdumuzu derinden sarsan depremi hissetmedik.
Yıllar önce 70’li yılların sonunda Ladik merkezli meydana gelen depremde de sallanmıştık.
Geçtiğimiz günlerde de yaklaşık 100 km., kuzeyimizde 9 km. derinlikte ve 3.6 şiddetinde meydana gelen depremde de hafif sallandı Samsun…
Kentin bir kısmında hissedildi.
Adı deprem olunca ve sallantı hissedilince endişe yaratmaması mümkün değil.
En azından artık kent halkı da Samsun’da depremin meydana gelebilme olasılığından bahsetmeye ve etkilerinin ne olacağı konuşulmaya başlandı.
Samsun’u ilgilendiren ve deprem hasıl olduğu takdirde olası etkilerini hissedeceğimiz iki fay hattı var.
Birincisi, güneyimizde kendi ilçelerimizin altında bulunan ve yurdumuzu doğudan batıya geçen Kuzey Anadolu Fay Hattı.
İkincisi, kuzeyimizde Karadeniz’in derinliklerinde bulunan fay tabakaları…
Bunların ne zaman ve hangi şiddette harekete geçeceğini bilemiyoruz.
Ama hangi şiddette olursa olsun, o şiddet ölçeğinde bir şekilde hissedeceğimizi ve depremin olası etkilerini yaşayacağımızı biliyoruz.
Ben büyük ölçekli bir depremin kentte yaratacağı hasardan bahsedip, felaket tellallığı yapmak istemiyorum ama yarınları kurtarabilmek adına yapabileceğimiz şeyler olduğunu biliyorum.
Samsun son deprem yönetmeliği devreye girdikten sonra 2. derece deprem kuşağında kabul ediliyor.
Bu yönetmelik gereği de yapılan binalar ona göre projelendiriliyor.
Yönetmelik gereklerini yerine getirenler için bir endişeye mahal yok.
Ama önemli olan projelendirmenin esaslarına uymak ve binaları ona göre inşa etmek.
Dolayısıyla kimsenin işini şansa bırakmaması ve işin başında kim olursa olsun inşaatların seyrini takip etmesi ve denetletmesi gerek.
Riskli diyebileceğimiz ve tarihi eski binalar içinse, korku içinde yaşamaktansa yapılabilecek şeyleri bir an önce yapmaya koyulmaya başlamak gerek.
Eğer bu yönde bir kuşkunuz varsa, ne yapabilirsiniz?
Öncelikle işin ehli teknik adamlara binalarınızı denetletebilirsiniz.
Onların vereceği raporlara göre de önlemlerinizi alabilir ve binalarınızı güçlendirebilirsiniz.
Korku içinde yaşamaktansa, uyanık kalmak her zaman evladır.
Geç kalmamak gerek.