KABUL edilebilir bir uygulama değil.
Yerel seçimler sonrası muhalefet partilerinin kazandığı belediyelerin işi bir hayli zor.
Bir önceki dönemde nadasa yatırılmış borçlar belediye muhalefete geçtiğinde tavizsiz tahsil yoluna gidiliyor.
Özellikle ilçe belediyelerinin gelirleri belli.
Nüfuslarına göre İller Bankası’ndan aldıkları paylar var.
O da borçlar nedeniyle kuşa çevriliyor ve belediyeler kasıtlı olarak zora sokuluyor.
Oysa bu ülke hepimizin.
Bu topraklarda yaşayan herkes, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin vatandaşı.
Seçilmiş insana, şu partinin bu partinin mensubu olarak bakmak yanlış.
Mademki demokrasiye inanıyoruz…
Mademki bir seçim sistemimiz var…
Seçimden çıkacak sonuca da bu meyanda saygı duymamız gerekiyor.
Dolayısıyla seçilmiş olan her kim ve hangi partiden seçime girmiş olursa olsun artık bu devletin seçilmiş başkanı kabul edilmelidir.
O başkan benden borcunu görmezden geleyim…
Bu başkan diğer partiden, ümüğünü sıkayım tarzı yaklaşımlar yanlış ve hakkaniyetli değil.
Ama maalesef ülkemizde işler böyle yürüyor ve muhalefet partilerine mensup belediyelerin eli, kolu bağlanıyor.
Atakum Belediyesi de bunlardan biri.
Seçilen başkanı bizim kentimizde yaşayan ve kazanan bir fert.
Aynen diğer başkanlar gibi.
Ama duyduklarım ve belediyenin yaşadıkları beklentilere uygun değil.
Bunun üzerine bir de dedikodular eklenince sanırım çalışma şevkleri de etkileniyor.
Deniyor ki;
İşçi-memur maaşlarını ödeyemeyen belediye 250 işçi alındı.
Maaş ödeyemiyorken neden işçi alımı yapmış?
Araştırdım böyle bir şey yani, yeni işçi alımı yok.
Çok tartışılan İmar-İnşaat Şirketi yeni bir şirket haline dönüştürülünce eski şirkette çalışanlarda otomatikman yeni şirkete aktarılmış.
Yoksa her kör kuruşa ihtiyacı olan belediyenin yeni bir işçi alımı yapması söz konusu değil.
Maaşların ödenememesi konusuna gelince, İller Bankası bu ay belediye hak edişinin sadece üçte birini gönderince, haliyle maaşların tamamı da ödenememiş.
Gönül devletimizin tüm belediyelere eşit yaklaşmasını arzu ediyor ve bekliyor.
İller Bankası’nın, Atakum Belediyesi’ni cezalandırmak amacıyla hak edişi kurum tarafından ödenecek müteahhit alacaklarını ödenmediği iddia ediliyor.
Doğruysa, belediyeyi cezalandırmak zaten kabul edilebilir bir tutum değil de, işini yapmış, parayı hak etmiş müteahhidin parasını ödememek de,
Yanlışın katmerlisidir!