Samsun'un Çarşamba ilçesinde Oltan-Köleoğlu Enerji tarafından kurulan biyokütle enerji santrali…
Artık sağır sultan bile duydu, bu santrali yöre halkı başta olmak üzere Çarşambalıların da tüm Samsun halkının da istemediğini…
İki kez mühür vuruldu, benim bildiğim iki kez yürütmeyi durdurma kararı alındı. Ama bir türlü hem inşaatının bitirilmesine hem de üretime geçmesine bir türlü engel olunamadı.
Hatta bu santralin yapılmasına dayanak oluşturan 'ÇED gerekli değildir' kararının iptali için de 2019 yılından bu yana adeta bir hukuk savaşı veriliyor.
Santrale karşı başından beri mücadelelerini sürdüren yöre sakinlerince daha evvel açılan iki dava Samsun 3. İdare Mahkemesi'nce kabul edilmiş ve bilirkişi heyetlerinin raporları doğrultusunda bu davaları kazanmışlardı.
Ama nasıl oluyor bilinmez, köylüler ve çevreciler lehine alınan kararlar, bir üst mahkemede enteresan bir şekilde bozuluyor ve tekrar başa dönülüyor.
Artık yılan hikayesine döndürülen bu davada son olarak, dava konusu projenin gerçekleştirilmesinin, kamu yararı ve çevre dengesi gözetilerek çevresel açıdan oluşturabileceği muhtemel zararların bilimsel olarak değerlendirilmesi için yeniden bilirkişi oluşturulmasına karar verildi.
Yeniden diyorum çünkü bu davada oluşturulan 3. bilirkişi heyeti olacak.
Bu hukuki süreçler uzatıldıkça uzatılıyor, vatandaşların adaletin yerine getirileceğine ilişkin umutları da suya düşüyor.
Bakın daha önceki gün, 10 yıl açılan bir davada farklı mahkemelerde alınan birçok durdurma kararına rağmen, hukuki süreç bir şekilde yine uzatıldıkça uzatılan ve bu süreçte inşaatı bitirilen hatta ruhsatı verilen Sheraton Otel binasıyla ilgili karar çıktı.
Mahkeme 2011 yılında açılan ilk davada hem uygulama imar planı değişikliği hem de kıyıda resmi alan kullanımında bulunan alanının kıyı kanununa aykırı biçimde turizm tesis alanına dönüştürülmesi kararı ile buna bağlı olarak İlkadım Belediyesi tarafından düzenlenen inşaat ruhsatı iptal kararı vermiş ve inşaat durdurularak mühürlenmişti.
Ne yaptılar? Yeni bir Meclis kararı alarak yürürlükteki İmar Kanunu, kanuna bağlı İmar yönetmeliği, kıyı kanunu ve yönetmelikleri tekrar yok saydılar.
Mimarlar Odası Samsun Şubesi bu kez bu yeni kararın da iptali için dava açtı.
Ve bu dava geçen 9 yıl sürecinde dava Mimarlar Odası tarafından titizlikle takip edildi. Sonuç olarak bu karar da, ruhsat da mahkemece iptal edildi.
Alın size iki örnek.
Biri Çarşamba Ovası'nın ortasına kurulan santral diğeri Karadeniz'in dibine üstelik yasa, yönetmelik, Kıyı Kenar Çizgisi hiçe sayılarak oturtulan çok katlı bir yapı…
Son bir söz;
Aradan yıllar yıllar geçtikten sonra gelen adalet, adalet midir?