Kupa galibiyeti ile morallenen Samsunspor’un rakibi ligde başarılı bir grafik çizen Boluspor’du.
Geride Zeki-Alim-Yunus Emre üçlü defans hattı ile maça başlayan Samsunspor, orta üçlüde Muhammed Ali-Yusuf Emre- Celil üçlüsüne kanatları Ali Ülgen ve Soner ile şekillendirmiş, Laura ve Ahmet Sagat ile de ileri ikilisini oluşturup tipik bir 3-5-2 dizilimi sergiliyordu.
Tabii bu dizilişle oynamak için defans ve ofansı güçlü iki kanat oyuncusuna ihtiyacınız var.
O kanatlar attığı güzel gole rağmen Ali Ülgen ve Soner midir onda şüphem var.
İlk yarı boyunca sakatlıktan dönüşünde hep eski Celil’i aradı gözlerim ama kumaşı iyi bu çocuk o havayı vermiyor.
Muhammed Ali’nin sanırım biraz daha olgunlaşmasına ihtiyaç var.
Hal böyle olunca oyunu kurgulama görevi kendiliğinden Yusuf Emre’nin omuzlarına yıkılıverdi.
45 dakika boyunca elinden geleni yaptı Yusuf Emre ama maçın 2. dakikasında Ahmet Sagat’ın pişirip, Laura’nın sofraya sunduğu golle kırmız-beyazlılar öne geçmesine rağmen Boluspor’un olgun oyun anlayışı sonrası beraberlik golüne engel olamadılar.
İkinci yarının hemen başında bulduğu galibiyet golü maçı kurtarmaya yetmedi.
Zira bundan sonrası Samsunspor’un oyunu soğutma çalışması, rakip takımın ise ısrarla gol arayışı ile geçti.
Uzun süre geri yaslanarak skoru korumaya çalışan Samsunspor bunda başarılı olamadı.
Bir anlamda rakibinin baskısından kaçamadı ve beraberliğe razı olarak sahadan ayrıldı.
Kırmızı-beyazlıların mutlaka rakibe boyun eğdirecek bir oyun anlayışını yerleştirmesi gerekiyor.
Bunda görev teknik heyetin haliyle…
Yoksa ligin sonu bugünden iyi görünmüyor.