Hem de inadına ısrar edeceğim. Bu meselenin ülkenin geçmişiyle değil geleceği ile ilgili olduğuna inandığım için ısrar edeceğim.
Eğitim meselesinden ve eğitimde her geçen gün biraz daha geriye düşüşümüzden bahsedeceğim.
Önceki akşam Emin Çapa’nın “Dünyanın 1001 Hali” programını izlerken verdim kararımı. Sık sık yazacağım eğitimde nasıl gerilediğimizi ve nerelere savrulduğumuzu.
Emin Çapa üniversiteleri ele almıştı o programında ve üniversitelerdeki geriye gidişimizi daha doğrusu her yıl irtifa kaybettiğimizi çok değil 10 yıl öncesi ile bugünü karşılaştırarak yüzümüze vuruyordu.
Emin Çapa’nın verdiği rakamlar oldukça ilginç ve bir o kadar da yürek yakıcı idi.
Sizleri detaya boğmayacağım, sadece 10 yıl önce dünyanın 85. üniversitesi olmayı başaran Ortadoğu Teknik Üniversitesi(ODTÜ) bugün 336’ıncı sıralara düşmüş bulunuyor ve hâlâ Türkiye’deki üniversiteleri arasında birinciliği elinde tutuyor, gerisini varın siz hesaplayın.
İlk 500’de 433’üncü sıradaki Hacettepe, İstanbul Üniversitesi ve İstanbul Teknik Üniversite’si (İTÜ) yer alıyor. Dikkatinizi çekti mi bilmiyorum ilk 500’te yer alan üniversitelerin tamamı AKP iktidarından önce kurulmuş üniversiteler.
Biz iyi yetiştirdiğimiz gençleri “giderlerse gitsinler” diyerek ABD, Almanya, Kanada ve başka kalkınmış ülkelere kaptırırken Arap’ın, Afganistan’ın vesairenin “cahil cühelasını” bin yıllık vatanda topluyoruz.
Bu bizi daha Müslüman yapmaz, kendi milli kimliğimizden uzaklaştır ki bunun sonu da felakettir.