20 Mart’ta TBMM başkanlığına sunulan, ‘İspençiyari ve Tıbbi Müstahzarlar Kanunu ile Bazı Kanunlarda ve 663 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi’ TBMM Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonunda görüşüldü.
Teklifteki en önemli sorunlardan biri komplikasyon (öngörülebilen, istenmeyen etkiler) ile malpraktis (hekim hatası) ayrımını ortadan kaldırılan 36'ın maddeydi.
Madde, meslek icrasının 15 günden üç yıla kadar yasaklanmasını gerektiren fiil ve haller arasında, "meslek icrası esnasında ölüme veya engelliliğe neden olmaksızın sağlığın kısa süreli ve geçici olarak bozulmasına yol açmak, personele, hastalara ve hasta yakınlarına fiili saldırıda bulunmak, meslek icrasına ilişkin mevzuata aykırı işlem ve uygulama yapmak" fiillerini içeriyordu.
Bu şu demek; bir hastanız var.
Doktora götürdünüz ve dünyada çocuklar dahil en çok kullanılan ateş düşürücü ilaç parasetamol verdi.
Parasetamolun prospektünde "karaciğer hasarı" yazıyor ve hastamızda bu milyonda bir görülen komplikasyon gelişti.
Doktoru meslekten men mi edeceksiniz?
Ameliyat olması gereken bir hastanız var ve ameliyat komplikasyonu gelişecek diye ameliyat mı etmeyeceksiniz?
Ameliyat edip tıp kitaplarında yazan ve beklenen komplikasyon olursa doktoru meslekten men mi edeceksiniz?
Bu akılla ne hastanızı ameliyat edecek ne de hastanıza ilaç yazacak doktor bulamayacaksınız.
Bu kanun teklifini hastanızın sorumluluğunu alacak doktor bulamama yasasıdır.
Sadece birkaç maddesi değil, tümüyle iptal edilmeli ve doktorların, halkın görüşü alınmadan sağlıkla ilgili yasa yapılmamalıdır.
Bu yasaları kim, ne amaçla yapıyor?
Sadece doktorlar değil, halk da merak ediyor!