Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile 50'nin üzerinde 'Vali'nin görev yeri değiştirilmiş. Seçimlerden sonra İçişleri eski Bakanı Süleyman Soylu'nun yerine gelen yeni İçişleri Bakanı öyle görünüyor ki kendi mülki idare ekibini atamaya başladı.
Uzun zamandır Samsun Valisi olarak görev yapan Dr. Zülkif Dağlı da Çorum Valiliği'ne atandı. Görev süresi boyunca Samsun'un ekonomik olarak gelişebilmesi için çalışmalar yaptığını biliyorum Sayın Dağlı'nın. Bu konuda bir hayli mesafe aldığını da kabul etmek gerekir. Kendisine yeni görev yerinde başarılar dilerim.
Ama onun yerine atanan yeni Vali Orhan Tavlı hakkında öyle pek de olumlu sözler söylenmiyor. Özellikle de çevrecilerden gelen eleştiriler bir hayli yoğun.
Zira 2016 yılında atandığı Çanakkale Valiliği döneminde, TÜMAD Madencilik'in, 2017 yılında Lapseki'de Altın Madeni Projesi'ni işletmeye aldığını belirten çevreciler, bu dönemde 100 binlerce ağaç kesildiğini, daha sonra Danıştay süreci tamamlanmadan Alamosgold'un sahip olduğu Kirazlı Altın Madeni Projesi'ne çalışma izni verildiğini ve 2019'da 350 bin ağaç kesilerek koskoca bir ormanın yok edildiğini belirtiyorlar.
Samsun'un yeni Valisi Orhan Tavlı'nın Çanakkale'den sonra atandığı Muğla'daki Akbelen Ormanları'ndaki kesimler ve yöre halkının tepkileri de bildiğiniz gibi Türkiye gündeminden düşmüyor.
Çünkü yüzlerce kolluk kuvveti nezaretinde IC Holding ve Limak iştiraki olan YK Enerji'nin Akbelen Ormanı'ndaki kıyımı Valilikçe verilen izinlerle oldu. Ormanını koruyan köylülerin, çevrecilerin üstüne sıkılan biber gazı, TOMA'larla sıkılan basınçlı sular yetmiyormuş gibi coplama, gözaltına aldırma Jammer'lerle haberleşme özgürlüğüne getirilen engellerin arkasında da yine Valilik kararları vardı.
Üstelik Akbelen Ormanları'nı kestirmek için direnen İkizköy direnişçileri, 1 Ağustos 2023 tarihinde İçişleri Bakanlığı'na başvurarak Sayın Orhan Tavlı hakkında suç duyurusunda bile bulundular.
Görünen o ki Kazdağları Orhan Tavlı'yı unutmamış, Akbelen de unutmayacak.
Ya Samsun…
Üstelik Şahin Dağları'nda eline Kanadalısı gelmiş siyanürle altın aramak için Kavak-Havza-Vezirköprü üçgeninde binlerce sondajı atmış ama hiçbir şey yapamadan şimdilik bölgeyi terk etmişken…
Bu kez gerçekten çok endişeliyim!
Bazen hani şu Lozan Antlaşması'nın gizli maddeleri olduğunu söyleyen müptezeller vardı ya, bu kez onları dedikleri gerçek olsaymış diyorum.
Keşke onların söylediği gibi Lozan Antlaşması'nda 'madenleri çıkaramazsınız' diyen gizli maddeler olsaymış da bunları yaşamasaymışız!
***
İklim değişikliğinin bütün dünyayla birlikte Türkiye'yi de ne derece zorladığını dünkü yazımda dile getirmiştim. Türkiye'nin en önemli güvenlik zirvesinden de bu yönde bir uyarı çıktı dün. Milli Güvenlik Kurulu'nun toplantısında iklim krizinin çatışmaları tetikleyebileceği uyarısı yapıldı. MGK sonunda açıklanan bildiride iklim değişikliğinin düzensiz göçlerden sosyal buhranlara, iç karışıklıklardan devletlerarası çatışmalara kadar pek çok sorunu tetikleyebilecek etkileri üzerinde durulması, durumun ciddiyetini artık iyice anlaşıldığını gösteriyor.
***
Yeni Maliye Bakanımız önümüzdeki aylarda enflasyondaki artışın devam edeceğini, konulan vergilerin enflasyonist de olsa kalıcı olarak enflasyona düşürmeye yönelik bir kerelik olduğunu söylemiş.
Ben de diyorum ki; vergileri artırarak bütçe açığını kapatmaya çalışmak yapısal reform değil, yanlış faiz politikasıyla yaratılan facianın halka ödettirilmesidir.
Yapısal reform yapılmak isteniyorsa kamu kesiminde israfa yol açan harcamalardan vazgeçilmesi gerekir.