Ben 1988’de emekli oldum hem de süper emekli.
Gençler bilmezler “süper emeklinin” ne olduğunu.
O yıllarda bir süper emeklilik vardı, primi yüksekten(süper) ödersin emekli maaşını da yüksekten(süperden) alırdın.
O günlerde benim emekli maaşımla tamı tamına 25 çeyrek altın alınırdı. Bugünse 3,5 çeyrek altın alınabiliyor.
Benim 21,5 altınım ya kayboldu ya da birileri el koydu. Aslında “çalındı” diyeceğim de diyemiyorum. Kimsenin çalmak niyeti yoktur da bilgisizlik buna sebep olmuştur demeyi tercih ediyorum.
Bilgisizlik ama maliyeti hem ülkeye hem bana oldukça yüksek!
İşin hazin tarafı ne vatandaş bunu dillendiriyor ne yönetenler nerede hata yaptık diye kendisine soruyor.
Hata yapıyoruz hem de vahim hatalar…
Hem iç politikada hem dış politikada. İç politika hataları biraz sıkıntı çekeriz ama sonunda telafi edilir fakat dış politika öyle değil. Yanlış her adım bir başka yanlış adıma mahkûm eder insanı.
Dış siyasetimiz ne yazık ki birbirini takip eden zorunlu yanlışlarla doludur.
Tek tek yazmaya gerek yok yanlışları; Suudi Arabistan, Katar, Birleşik Arap Emirlikleri, Mısır, Irak ve daha bir yığın hata…
Bu yanlışların faturasını ödeyeceğiz ne yazık ki…