Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı birkaç yılda bir Türkiye'deki bütün ilçelerin 'sosyo-ekonomik' gelişmişlik sıralamasını açıklıyor.
Neye göre belirleniyor?
Temel parametrelerden bazıları; Hane başına ADSL abonesi sayısı, kadın sürücü belgesi sahipliği oranı, hizmetler sektörü iş yeri Türkiye payı, üniversite mezunu-yüksek lisans ve doktora mezunu oranı, faal işletme sayısının Türkiye payı, işletmelerin net ticari satış tutarının Türkiye payı, kişi başına POS cihazı sayısı, özel Okulların toplam okula oranı gibi değişkenler var.
Bunların yanı sıra "gayrimenkul birim satış fiyatı, kurulan işletme sayısının Türkiye payı, kişi başına marka başvurusu sayısı, kişi başına diş hekimi sayısı, şehirleşme Oranı, nüfusun Türkiye payı, aktif kadın Çalışanların çalışma çağı kadın nüfusuna oranı, ilkokul ve Üzeri mezun oranı, kaba boşanma hızı, imalat sanayii işyeri Türkiye Payı, Ortalama TYT, YGS puanı, kişi başına sosyal yardım tutarı, ortalama ilk evlenme yaşı, pasaport sahipliği oranı, kişi başına mesken elektrik tüketimi, kişi başına hastane yatağı sayısı gibi parametreler de var.
Bu yılki listeyi enine boyuna inceledim. Sonuç hiç iyi değil.
17 ilçesi bulunan Samsun'da yalnızca Atakum ilçesi 1'inci kademe ilçeler arasında yer bulabilmiş durumda.
Daha da kötüsü; Karadeniz Bölgesi'nde sosyo-ekonomik olarak 'gelişmiş' kabul edilen sadece 2 ilçe listeye girebildi. Bu iki ilçeden biri Atakum diğeri ise Trabzon'un Ortahisar ilçesi.
Samsun'un 3 ilçesi ise Türkiye'nin ikinci kademedeki gelişmiş ilçeleri arasında. Bu ilçeler; İlkadım, Canik ve Tekkeköy.
4 ilçemiz ise üçüncü kademede gelişmişlik düzeyine sahip. Bu ilçeler ise Bafra, Çarşamba, Havza ve Ondokuzmayıs.
4'üncü kademede yer alan 4 ilçe ise Alaçam, Kavak, Ladik, Terme.
Sosyo-ekonomik gelişmişlikte en geri kalan ilçelerimiz ise 5'nci kademede. Bu ilçeler ise Asarcık, Ayvacık, Salıpazarı, Vezirköprü ve Yakakent.
Sosyo-ekonomik olarak gelişmesi geride bulunan 4 ve 5'inci kademedeki, ilçelerimizin temel sorunlarının başında; imalat sanayi ve hizmetler sektöründeki yetersizlik yer alıyor. Yani bu ilçelerde yaşayan insanların çok büyük bir 'işsizlik' sorunu var ve iş bulabilmek için de sürekli diğer illere göç veriyor.
Bunun yanı sıra bu kademede yer alan ilçelerin ortalama günlük kazanç düzeyi de, bütün kademeler içerisinde en düşük değerlere sahip durumda.
Sosyo-ekonomik gelişmişlikle negatif ilişkili olan ve bölgenin yoksulluk oranı da oldukça fazla. Buna bağlı olarak, kişi başına düşen 'sosyal yardım tutarı ortalaması', Türkiye ülke ortalamasından yaklaşık yüzde 40 daha fazla durumda. Yani bu ilçelerde yaşayan vatandaşların çok büyük bir çoğunluğu devlet yardımları olmasa geçinemiyorlar.
En can alıcı diğer bir nokta ise bu bölgede yaşayan insanların eğitim düzeyiyle ilgili. Bu ilçelerimiz LGS ve TYT puanı ortalamalarında son sıralarda yer alıyorlar.
Bu araştırma Samsun'un 'sosyo-ekonomik' olarak ciddi bir sıkıntı içerisinde olduğunu göstermesi bakımından büyük önem taşıyor.
17 ilçesi bulunan Samsun'un 12 ilçesinin sosyo-ekonomik olarak üçüncü, dördüncü, hatta beşinci kademelerde yer bulabilmesi, durumun vahametini ortaya koyuyor.
Sonuç olarak söylenecek söz belli; Bu kentin çok hızlı bir biçimde, 'işsizlik' sorununu çözmeye yönelik çok daha fazla yatırıma ya da tarıma dayalı kalkınma hamlesine ihtiyacı var.
Yoksa devlet yardımlarıyla insanları ne zamana kadar doyurabilirsiniz.
Taşıma suyla değirmen döner mi?