Samsun'un sevdiğim sosyal demokratlarından İsmail Tutoğlu, son dönemlerde emeklilerin hakları, emekli maaşları, özlük sorunları gibi çalışmalara odaklandı.
Yaklaşık bir yıldır da 'Tüm Emekliler Eşgüdüm Kurulu' adını verdikleri bir de topluluk meydana getirdiler.
Başlangıçta sosyal medyada bir araya gelmişlerdi ama şimdilerde 12 ayrı grup olarak bir çatı altında toplanabiliyorlar, birlikte basın toplantıları dahi düzenliyorlar.
Umarım bu oluşumları daha da fazla büyür de emeklilerin sıkıntılarına çare bulabilmeyi başarabilirler.
Çok zor ama yine de umudu tüketmemek gerek.
İsmail Tutoğlu geçen gün 'üçer beşer maaş ve huzur hakkı değil, insanca yaşanacak maaş istiyoruz' diyerek bir mail göndermiş.
Diyor ki; "Emekli maaşı kiraya yetmiyor, faturaları ödeyemiyoruz. Çarşıda, pazarda, markette, mutfakta yangın var. İnsanca yaşamak istiyoruz. Boş file, boş tencere ile geçinemiyoruz."
Diyeceğim; geçinebilseniz zaten bir mucize olurdu İsmail abi…
Baksanıza, Türk-İş’in açıkladığı son verilere göre açlık sınırı 4 bin 928 lira, yoksulluk sınırı ise 16 bin 52 lira oldu.
Emekli olarak sen hala en fazlası asgari ücret kadar en düşüğü 2 bin 500 lirayla geçinmeye çalışıyorsun.
Emekliyi ucuz ekmek kuyruğunda, tüketici kredisi ve kredi kartı kullanarak günlük yaşamlarını sürdürmek zorunda bırakıldıkları için banka kuyruklarında ya da bu kredileri ödeyemedikleri için de icra dairelerindeki kuyruklarda bulabilirsiniz.
Şu anda Türkiye'de 13 milyon 640 bin emekli var. Neredeyse nüfusun yüzde 20'si emekli.
Buna rağmen emeklilere verilen bayram ikramiyesine, 1100 TL'nin üzerine bir kuruş bile artış yapmayan bir ekonomi yönetimi var.
Ya bizim bu emekliler çok saf ya da mevcut ekonomi yönetiminin siyasileri yürek yediler.
Yoksa bu kadar cesaret, 2023 seçimlerine giderken bir hayli iddialı değil mi?
Üç ayda toplamda Kur Korumalı Mevduat'a 25 milyarı harcamış olan iktidar, 25 milyar TL'lik maliyeti olan ikramiyelere, enflasyon kadar artış getirmeyi bile 50 kez düşünüyor ve bir kuruş bile artırmıyor.
Sadece bu da değil üstelik.
10 bin şirkete bir çırpıda verilen istisnalar ve 10 milyar liralık vergi kaybı bir tarafta, 13.6 milyon emeklinin ikramiyesinde enflasyon kadar artışla, vermekten kaçınılan 12.5 milyar bir tarafta.
Tercih meselesi elbette...
Benim asıl merak ettiğim ise, emeklinin sandıkta nasıl bir tercih yapacağı!