Anadolu dediğimiz ve 1071'den bu yana anayurdumuz olan bu topraklara göz dikenlerin emperyalist darbe, terör, iç savaş ve işgal entrikaları hiçbir zaman bitmedi.
Yarım asırlık yaşamımda defalarca kez darbeler ya da darbe girişimlerini birebir görmüş yaşamış ve sonuçlarına bizzat şahit olmuş bir gazeteciyim.
Daha ben doğmadan bir yıl öncesi örneğin. 12 Mart 1971 tarihinde Türk Silahlı Kuvvetlerinin Genelkurmay Başkanı Memduh Tağmaç ve beraberindeki üç kuvvet komutanı, Cumhurbaşkanı Cevdet Sunay'a bir muhtıra vererek Süleyman Demirel'in başbakan olduğu hükümetin istifaya zorlamıştı.
Bu muhtıradan tam 9 yıl sonra ki ben o zamanlarda ilkokul öğrencisi bir çocuktum. Türkiye'nin son 43 yılda yaşanan tüm siyasi ve ekonomik gelişmelerine damgasını vuran, belki de Türkiye'nin en faşist darbelerinden birisi yaşanmıştı.
Genelkurmay Başkanı Kenan Evren ve beraberindeki kuvvet komutanlarının da katıldığı 12 Eylül askeri darbesinden bahsediyorum. Çok başarılı bir CİA operasyonu olduğu yıllar sonra ortaya çıktı.
Darbe öncesinde yaşanan tüm katliamlar (Maraş, Çorum katliamları, 1 Mayıs katliamı) ve sağdan ve soldan çok sayıda gencimizin yaşamını yitirdiği sağ sol çatışmaları dahil, darbenin kendisinin bile CİA'nın operasyonu olduğu, belgeleri açıklamalarıyla görmek isteyenler için bugün daha da görünür durumda.
15 Temmuz darbe kalkışması da böyleydi. CIA-FETÖ, 15 Temmuz darbe kalkışmasıyla; devleti ele geçirmek, ülkeyi işgal edip BOP planlarını gerçekleştirmek, anayasayı askıya alıp, meclisi kapatıp, tek kişi diktatörlüğünde şeriat ve hilafet devleti kurmak istemişti. CHP, MHP, HDP, AKP'den tüm yurttaşların direnişiyle OBAMA'lı emperyalist darbe kalkışması yenilgiye uğratıldı. Yani takke düştü.
ABD, bunu hep yapıyor. Hangi ideolojik-siyasi çizgide olmasına bakmaksızın, kendi çıkarları ile bağdaşmayan ülke ve hükümetlere, emperyalist emirlere boyun eğdirmek için farklı kıtalarda darbe vurmaya devam ediyor.
FETÖ kalkışmasının olduğu 2016 yılında Brezilya'da sol hükümete karşı, kendisine bağlı sağcılar aracılığıyla sivil darbe yapılmıştı. Türkiye'de ne yaptı.. İslamcı hükümete karşı kendisine bağlı İslamcı bir terör örgütü aracılığıyla askeri darbe girişiminde bulundu. Brezilya'da darbe başarıldı, Türkiye'de ise çuvalladılar.
Bugün mü? Hem BOP projesi hala işlemeye devam ediyor hem de emperyalist darbe ve entrikalar olasılıkları. 12 Eylül'ün 43'üncü yılında bir kez daha hatırlatmak gerekir; emperyalist müdahalelerin, darbelerin, cuntacılığın panzehiri; laiklik, barış, kardeşlik, hukuk devleti, sosyal devlet ve tüm kurum ve kuruluşlarıyla demokrasiyi inşa etmek ve yaşanır kılmaktır.
Yani darbeleri önlemenin en etkin yolu özgürlükleri genişletmektir. Bunun yolu da, demokrasi talep edenlerin en geniş birlik ve mücadelesinin, darbelere karşı çıkma kararlılığıyla özgürlüklere sahip çıkmasından geçiyor.
Yani her şeyin ilacı demokrasi, demokrasi, demokrasi…