Türkiye'nin atık plastik ambalaj ithalatında tarihi yasak, 2 Temmuz'da yürürlüğe girmişti.
Bu yasakla, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile Ticaret Bakanlığı birlikte hareket ederek çıkarılan düzenlemeler kapsamında, etilen polimerler grubundaki atık plastik ambalajların ülkeye girişi tamamen durduruldu.
Türkiye'de, sadece geçen yıl, 72,3 milyon dolarlık etilen polimer grubundaki plastik atık ithalatı yapıldı.
Bu yılın ilk 4 ayında ise atık plastik ithalatı, 2020'nin aynı dönemine göre yüzde 135 artarak 51,2 milyon dolara ulaştı.
Dışarıya ödenen milyonlarca dolarlık döviz nedeniyle ülke ekonomisine verdikleri zarar yetmiyormuş gibi, binlerce ton plastik atığı ülkeyi sokarak çevre felaketine neden olan sözde sanayiciler, getirilen yasaklar yüzünden zarar ediyorlarmış.
Bunun için de gazetelere ilan vererek, yasakların kaldırılmasını istemişler.
İnsanda biraz utanma olur.
Dünya küresel ısınmanın neden olduğu iklim değişiklikleri nedeniyle, bir felaket bitmeden diğeriyle boğuşuyor bunlar ise çevreye en büyük zararı veren plastik atık ithalatına izin verilmesini istiyorlar.
Bence bu hükümetin en güzel uygulamalarının en başında, bu plastik atık ithalatına getirilen yasaklar geliyor.
Zaten son birkaç yılda Çin başta olmak üzere birtakım ülkelerin uygulamaya koyduğu plastik atık ithalat yasakları neticesinde, bu ürünlerin ticareti, ilgili ulusal kuralların daha esnek olduğu ülkelere kayma eğilimi gösterdi.
Daha çok da sanayisi ve ekonomisi iyi durumda olmayan üçüncü dünya ülkelerine…
Türkiye böyle bir ülke midir?
Ticaret Bakanlığı’nca söz konusu eşya grubuna ait güncel dış ticaret verilerine göre, etilen polimerlerden olan plastik atıkların ithalatı, miktar olarak 2020 yılında bir önceki yıla göre yüzde 47 artmış durumdaydı.
Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre de sadece geçen yıl 72,3 milyon dolarlık etilen polimerler grubundaki plastiklerin döküntü, kalıntı ve hurdaları ithal edildi.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ayrıca bu artışın, iç piyasada atık toplama faaliyetlerini aksattığını da belirledi.
Bu açıdan yasaklar, Türkiye'nin kaynaklarının plastik hurda ve atıklar için yurt dışına harcanmamasının yanında, çevre kirliliğinin azaltılması ve önlenmesi noktasında da büyük önem taşıyor.
O yüzden iki kuruş daha fazla kazanacağız diye Türkiye'yi 'ithal çöp deposuna' çevirenlerin, 'hammadde bulamıyoruz, öldük, bittik' laflarına kimse aldanmasın.
Ekonomiyi sanki bunlar ayakta tutuyor.
Gölge etmeyin başka ihsan istemez!