Siz ne derseniz deyin, ben Maliye ve Hazine Bakanımız Mehmet Şimşek'in 'durum neyse, hiç gizlemeden' ortaya koyan ama umutvarlığını da yitirmeyen tavrını çok beğeniyorum.
Bakın yıllık enflasyonun 15 ayın zirvesine çıktığının belli olduğu gün ne dedi: “Şu anda fiyat istikrarından uzağız ama hedefimiz enflasyonu tek haneye indirmektir."
‘Fiyat istikrarından uzak olduğumuzu’ gizlemeyen sayın bakan sözlerinin devamında ise marttan itibaren enflasyonda bir iyileşme beklentisinde. İşte bu da onun umutvar tarafı.
Peki, seçimlerden sonra ne olacak da ekonomiye nasıl kaynak bulacağız? Mehmet Şimşek, iddia edildiği gibi vergilerde genel oranların artırılması ya da borsa ve diğer alanlarda piyasayı bozacak bir çalışma içinde olmayacaklarını, yeni bir MVT düzenlemesi yapmayacaklarını, kısacası 'bir sürpriz' içinde olmayacaklarını söylüyor. ‘Zamlar ve ek vergiler yağmur gibi yağacak’ iddialarını yalanlıyor yani.
Peki, nasıl olacak da kaynak yaratacakmış, devamında açıklıyor, 'vergi istisnaları'nı gözden geçireceklerini söylüyor.
Peki, bu vergi istisnaları neler?
Bilen bilir bizim vergi sistemimizde gelir vergisi, kurumlar vergisi, katma değer vergisi, özel tüketim vergisi ve diğer bazı kanunlarda (özel kanunlarda) potansiyel olarak vergi harcaması niteliği taşıyan düzenlemeler var.
Ve bu vergiler “Vergi Harcamalarının Kanuni Dayanaklarına İlişkin Liste” başlığı altında bütçe kanununa ekli olarak TBMM’ye sunuluyor.
İşte bu listede, vergi muafiyeti ve istisnası olanlar bellidir. Örneğin 2024 yılı bütçesinde, hali hazırda 642 adet vergi muafiyeti ve istisnası var. Ayrıca bu yılki bütçede istisnalar nedeniyle alınmasından vazgeçilen vergi geliri tutarı tam tamına 2.2 trilyon TL.
Mesela vergi türü itibariyle en fazla vergi istisnası KDV’ye ilişkin. Bu yılki bütçede sadece KDV'den alınmasından vazgeçilen vergi tutarı 947 milyar TL düzeyinde.
Sonuç olarak Mehmet Şimşek'in ekonomiye kaynak yaratmak için gündemine aldığı vergi istisnaları işte bunlar.
Benim asıl merak ettiğim BDDK'nın en son açıkladığı verilere göre döviz kurunun uçuşa geçtiği günlerde, önlem olarak sunulan ve bugünlerde kurtulmaya çalışılan kur korumalı TL mevduat ve katılma hesaplarından vergi alınıp alınmayacağı…
Çünkü bu hesaplar açıldı günden itibaren vergi istisnası dışında yer alıyor. En son açıklamalara göre KKM hesaplarında halihazırda toplam 2 trilyon 343,2 milyar TL gibi bir para olduğu biliniyor. Ve en son Kur korumalı mevduat hesaplarında kurumlar vergisi istisnası, 30 Haziran 2024'e kadar uzatılmıştı. Hatta Kurumlar Vergisi İstisnası şirketlerin bilançolarında yer alan yabancı paralar için bile uygulanmaya başlanmıştı.
Oh, ne güzel memleket! Almanya gibi iş. Dolar, euro kuru, faizden yüksek olursa milyonlarca lira parayı bu zenginlere öde, bir de üstüne üstlük vergiden de muaf tut.
O yüzden sayın bakan elini çabuk tutsa iyi olur. Madem vergi istisnası dediniz, hiç vakit geçirmeden bu KKM hesaplarından vergiyi aldınız aldınız. Yoksa zor alırsınız benden söylemesi…
Yine de bütün bunlar geçici çözümler. Gerçekten ciddi bir vergilendirme istiyorsanız; “Az kazananın az, çok kazananın çok vergi ödeyeceği” bir sisteme geçin derim. Yani zenginden alın, fakiri ezmeyin. Vallahi tarihe geçersiniz. Benden söylemesi!