Hukuk artık son sözünü söyledi.
Çarşamba'da her türlü hukuksuzluğa rağmen, Türkiye’nin en verimli topraklarına sahip Çarşamba Ovası'nın ortasına kurulan biyokütle enerji santrali ile ilgili açılan davalarda, son iki gündür idare mahkemelerinden çıkan kararlar, çocuklarımıza bırakacağımız Türkiye'ye dair umutlarımızın yeniden yeşermesini sağladı.
Yaklaşık üç yıldır devam eden santral tartışmalarında, Çarşamba ve Samsun halkının verdiği hukuk mücadelesinde, bir kez daha 'rant' değil, halk kazandı.
Çevre Bakanlığı'nın 'ÇED gerekli değildir' onayının mahkemeye taşıyan köylülerin avukatı Serpil Dönmez, dün itibariyle sosyal medya hesabından alınan son kararı da tüm Samsun'a duyurdu.
Samsun 3. İdare Mahkemesi'nde görülen ve daha önce de de kabul edilen dava, Danıştay 6. Dairesi tarafından eksik bilirkişi incelemesi gerekçesiyle bozulmuştu.
Yeniden yapılan yargılama ve bilirkişi heyeti incelemesi sonucunda ise, Samsun 3. İdare Mahkemesi, yöre halkının taleplerini haklı buldu ve Çarşamba'da Eğercili Mahallesi’nde faaliyet göstermesi planlanan Oltan Köleoğlu Enerji tarafından kurulan biyokütle enerji santrali hakkında Samsun Valiliği tarafından verilen Çevresel Etki Değerlendirmesi gerekli değildir kararıyla ilgili 'yeniden' evet yanlış duymadınız ikinci kez 'İPTAL' kararı verdi.
Karar dün itibariyle, yöre halkının avukatı Serpil Dönmez'e de tebliğ edildi.
Buna göre, santralle ilgili ÇED gerekli değildir kararının derhal yürütmesinin durdurulması gerekiyor.
Yani mahkeme, “Bu santrali kurabilmeniz için öncelikle Çevresel Etki Değerlendirme Raporu almanız gerekiyor” dedi.
ÇED'i olmayan bir santral işletilemeyeceğine göre, Çarşamba Biyokütle Enerji Santrali’nin kapısına derhal, mahkeme kararı uygulanarak 'mühür' vurulması gerekiyor.
Şimdi gözler Samsun Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü'nde. Samsun Valisi Zülkif Dağlı'nın talimatıyla, halen test üretimi yapan santralin kapatılması için harekete geçilmesi gerek.
Şimdiye kadar verdikleri mücadeleden bir adım geri atmayan Çarşambalı çevrecilere, Eğercili Mahallesi sakinlerine teşekkür edilmesi gerek.
Bu ülkenin geleceği çocuklarımıza, tertemiz bir doğa bırakmak isteyen herkes adına tüm Samsunlular adına…
Ama mücadele daha bitmedi.
Daha Kocadağ'da, Bekdemir'deki taş ocakları var, Kavak-Havza-Vezirköprü üçgeninde, zehir saçan siyanürle altın aramak için uygun ortamı bekleyenler var.
İnanıyorum ki; onlar da başaramayacaklar.
Yeter ki hukuktan ayrılmayalım, yeter ki adalete olan inancımızı kaybetmeyelim.