2012’de Cumhuriyetin 100’üncü yıl hedefleri açıklanıyordu. Hem de ne hedefler. Dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına girecektik. Fert başına milli gelirimiz 25 bin dolar olacaktı. İnandık, nasıl inanmazdık ki dünyanın en büyük 17’inci ekonomisiydik, 10’uncu ekonomisi olursak fert başına 25 bin dolar niye olmasındı.
İnandık ve hayal kırıklığı yaşadık. Kişi başına hedef 25 bin dolardı, bir ara 13 bin dolar oldu şimdilerde 10 bin doların altında.
Dünya lideri partisinin 21’inci kuruluş yılında yaptığı konuşmada “dünyayla yarışır olduk” diyordu, “geleceğin dünyasını inşa etmekten” bahsediyordu. Dünyayla yarışan ve geleceğin dünyasını inşa etmek iddiasında bir toplumun bunları başarması kolaydı.
Ne olacaktı mesela: İhracatımız 2023’te 500 milyar dolara ulaşacaktı, hâlâ 300 milyar dolar civarında bir aşağı bir yukarı dolanıp duruyor.
Dünyanın en büyük 17’inci ekonomisiydik, G20’lerin kurucuları arasındaydık, 10 büyük ekonomisi niye olmayaydık. Olmadık, olamadık, en büyük 17’inci ekonomiydik, 10’uncu ekonomisi olma hayali kurduk ola ola 21’inci ekonomisi olduk. Hayalimiz ileriye gitmekti geriye düştük.
Yaşadığımız hayal kırıklıkları oldukça çok.
Madem hayal kırıklıklarından bahis açtık bahsi kapatmadan bir de Samsun’dan bahsedelim. 2012’de 450 milyon dolar olan Samsun ihracatı 2015’te 1 milyar dolara, 2019’da 3 milyar dolara, 2023’te ise 6 milyar dolara çıkacaktı. Samsun’un ihracatı şimdilik 1 milyar doları bir parça aşmış durumda.
2012’de 450 milyon dolar olan Samsun ihracatı 2015’te 1 milyar 2019’da 3 milyar dolara ve 2023’te ise 6 milyar dolara ulaşacaktı.
Şimdilik 1.000.058 milyon dolara ulaşabildi.