Kuvay-ı Milliye o var olmak ya da yok olmak mücadelesinde ne Kerkük’ten vazgeçti ne Musul’dan.
1924’te ilk isyan Hakkari’de Nasturiler tarafından çıkarıldı; Kerkük ve Musul’a mal oldu. Arkasında İngilizler vardı. Ne gizlediler ne de inkâr ettiler.
Birleşmiş Milletlerde görüşülecekti konu ama İngilizler Nasturileri tahrik ve teşvik ettiler ve 1924’te Hakkari’de ilk isyan çıktı. Bu isyan aynı zamanda Şeyh Sait isyanının da öncülüğünü üstlendi.
13 Şubat-31 Mayıs 1925 Şeyh Sait ayaklanması ve bastırılmasının da tarihidir. Musul, Kerkük meselesinin iki taraflı halli için 1924’te İstanbul’da toplanan Türk-İngiliz konferansı bu zıt anlayış dolayısıyla olumlu bir sonuca varamamış ve mesele Milletler Cemiyetine götürülmüştü.
Cumhuriyetin ilanı halifeliğin kaldırılmasından hemen bir yıl sonra başlayan ve akisleri ile 6-7 ay kadar süren Şeyh Sait ayaklanması genişçe bir irtica niteliğinde gösterilmek istenmişse de, gerçekte bu ayaklanmanın sebepleri, hazırlanması ve patlak verdiği devir ve ortam itibariyle tamamen bir karşı ihtilaldi.
“Milli Mücadeleye, yalnız yabancı istilacıyı Vatanın Harimi İsmetinde Boğmak” gibi sınırlı bir amaçla değil “Milli Egemenliğe Dayanan Kayıtsız Şartsız, bağımsız Yeni Bir Türk Devleti Kurmak” kararı ile başlayan Atatürk, mücadelenin asıl cumhuriyetin ilanı ve halifeliğin kaldırılmasından sonra başlayacağını çok iyi biliyordu.