Morgan Stanley…
Merkezi ABD'nin New York şehrinde bulunan Amerikalı bir yatırım bankası.
Zaman zaman Türkiye ekonomisine ilişkin değerlendirmelerde bulunuyor.
Morgan Stanley son olarak şimdi de Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in yeni kabinede göreve başlamasının ardından, yaklaşık iki yıldır yüzde 8.5'a kadar düşürülen Merkez Bankası'nın para politika faizine ilişkin tahminini açıkladı.
Morgan Stanley’nin Türk ekonomisine ilişkin raporunda Mehmet Şimşek’in Hazine ve Maliye Bakanlığı’na atanmasının geleneksel para politikasına dönüşün bir işareti olduğu belirtilirken, Merkez Bankası’ndan 2 yıldan uzun süre sonra ilk kez bu ay faiz artışı beklediklerini açıkladılar.
Morgan Stanley, 22 Haziran’da gerçekleşecek toplantısında politika faizinin yüzde 8,5’ten yüzde 20’ye yükselmesini bekliyor. Ağustosta da yüzde 25’e çıkabileceği öngörülüyor.
Bizde politika faizi 2 yıldır yüzde 8.5'e kadar çekilerek, kendi şahsına münhasır bir ekonomi politikasıyla enflasyon alıp başını giderken, ABD'de ise Fed'in faiz artırımları sonucu enflasyonun yüzde 9,1'den 4'e düştüğü açıklandı.
Yani ABD doğru faiz politikası ile faizleri 'sert' arttırarak enflasyonu paramparça etti.
Aslında bu bilinmeyen bir şey değildi. Enflasyonda bu başarıyı 5 yıl önce biz de gerçekleştirmiştik. Merkez Bankası 2018'de enflasyondaki sert yükselişe karşı faiz artırmıştı. Ardından 1 yıl içinde enflasyon tek haneye inmiş, cari denge fazlaya geçmişti.
Sonra bütün ekonomi kurallarını alt üst eden 'faiz sebep, enflasyon sonuç' anlayışına geçince, faizleri düşürdükçe, halkını en derin yoksulluğun içine çeken bir ekonomiye teslim olduk. Sonuç; tarihin en yüksek dış ticaret açığı ve en ani enflasyon artışı oldu.
Yüzde 15,6'dan devralanan enflasyonu yüzde 39,6'ya çıkarmak. Bunu yapan ekonomi yönetimine 'başarısızlık' tanımı bile az kalır. Ekonomiye, hane halkına bilerek isteyerek yapılan bir kötülüktü yaşadığımız!
Bakalım 22 Haziran'dan sonra bir şeyleri değiştirebilecek miyiz?