Milyonların merakla beklediği asgari ücrete yapılan ara zam nihayet belli oldu.
Benim tahminin daha önce Çalışma Bakanı'nın verdiği 500 dolar sözüne karşılık 11 bin 500 TL olmasaydı ama öyle olmadı. Asgari ücret 11 bin 402 lira olarak açıklandı.
Asgari ücretin belli olmasının ardından,
Samsun Serbest Muhasebeciler Odası'ndan bir mali müşavir, yeni asgari ücretin işverene 1 aylık maliyetini de çıkarmış.
Ortaya koyduğu rakamlar şu şekilde:
Ücret : 11.402,32 TL
Prim + Vergi : 4.359,71 TL
Kıdem Tzm.Karşılığı: 1.117,88 TL
TOPLAM : 16.879,91 TL
Hesaplamada izin, ihbar tazminatları, yeme, içme vb. giderlerin dikkate alınmadığını da belirtelim. Buna göre asgari ücretli bir çalışanın işverene maliyeti kabaca 17 bin TL'yi buluyor. Aynı mali müşavir, "bir işveren en az 40 bin TL'lik değer, iş üretebilmeli ki esnaf çalışanına iş verebilsin" yorumunu da yapmış.
Durum böyleyken asgari ücrete neden bir ara zam yapıldığını hatırlatmakta fayda var. İki yıldır uyguladığımız faiz düşürme politikası nedeniyle enflasyon da uçtu. Buna bağlı olarak ücretler ve maaşlar eridi, alım gücü enflasyonda yükseliş nedeniyle korkunç derecede azaldı. Vatandaş yoksulluk girdabına kapıldı, orta sınıf eridi.
Şayet bugün yapılacak Para Politikası Kurulu'nda 2 yıldır 'faiz sebep, enflasyon sonuç' denilerek sürekli düşürülen politika faizi de piyasaların beklentisine dayalı bir faiz artışı gelmediği taktirde enflasyon sorunu yine çözülemeyecek. Açıklanan bu asgari ücret de 1-2 ay içinde açlık sınırı altında iyice kaybolacak.
Diğer taraftan ekonomi yönetimi fiyatları düşürecek yapısal işler yerine sürekli enflasyon telafisi ile uğraşarak zamanı ve kaynakları harcıyor. Türkiye tüketim yerine üretimi ve tasarrufu, reel sektör üretiminde yarı mamul bağımsızlığını, eğitim reformları ile ihracatta yüksek teknoloji payını artırmadıkça; dolar, enflasyon, kayıt dışı ekonomi, sefalet, yolsuzluk konuşmaya devam edeceğiz…
Ayrıca; Türk-İş'in dört kişilik bir ailenin yoksulluk sınırını mayıs ayında 33 bin 750 lira olarak açıkladığı bir ekonomide, 11 bin 402 olarak açıklanan asgari ücretin hangi yarayı kapatacağı da ayrı bir merak konusu.
Zira 33 bin 750 lira nerede, 11 bin 402 lira nerede? Yeni ekonomi bakanımız Mehmet Şimşek'in 'rasyonel' (akla uygun) politikası bu olmasa gerek.
Diğer taraftan asgari ücret artışı ile birlikte yine bir zam yağmuru başlayacak ve muhtemelen birkaç ay sonra bu artış da enflasyon karşısında eriyecektir.
Halkı enflasyon karşısında ezdirmemenin yolu asgari ücrete zam yapmaktan değil, bizzat enflasyonun kendisini ezmekten geçiyor.
İyi kötü ekonomi bilgilerimle bunu ben dahi görebiliyorum. Ekonomistlerimiz de biliyordur herhalde!